Dünkü yazıda da söz etmeye çalışmıştım,
AKP cephesi, Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'i 2013 yılının başından bu tarafa TDKB Ajansı yönetim kurulu üyeliğinden ayrılmakla suçladı…
Dediler ki,
'Büyükerşen, kendisine yasayla verilen bir görevi yerine getirmiyor, neden yönetim kurulu görevinden ayrılıyor?'
Bu sorunun yanıtını biliyorsunuz, birkaç gün önce AKP İl Başkanı Dündar Ünlü kendisi verdi…
Ne dedi AKP İl Başkanı?
'TDKB Ajansı AKP hükümetinin aracıdır…'
Dolayısıyla ajansın yönetim kurulu üyelerini de, 'doğal aracı' ilan etti…
Oysa o yönetim kurulunda,
İki üniversitenin rektörleri, sanayi ve ticaret odası başkanları, belediye başkanları, esnaf temsilcileri vardı…
Yönetim kurulunun başkanı da Valiydi…
AKP İl Başkanı şimdi tüm o yönetim kurulu üyelerini 'AKP hükümetinin aracıları' olarak ilan etmiş olmadı mı?
Oldu di mi…
Oldu oldu…
***
Öyle sanıyorum ki Yılmaz Büyükerşen,
Ajans yönetim kurulunun yaptığı daha ilk toplantılarda, TDKB etkinliklerinin tamamen AKP hükümeti ve AKP Eskişehir örgütünün yönlendirmeleri ile hareket ediyor olduğunu ve süreç boyunca da bundan vazgeçmeyeceğini anlamıştı…
Buna bir de, yapılan ve yapılması planlanan işlerdeki kalitesizlik, vizyonsuzluk, yapaylık ve sığlık eklenince Büyükerşen, bunun aracısı olmaktansa yönetim kurulu üyeliğinden ayrılmayı tercih etti…
Ancak ne gariptir ki AKP milletvekili Salih Koca,
CHP İl Başkanı Nihat Çuhadar'ın Dündar Ünlü'nün yaptığı açıklamayı eleştiren açıklamalarına cevap verirken bile, Büyükerşen'i ve CHP'yi 'yönetim kurulu üyeliğinden ayrılmış olması nedeniyle' eleştirmeyi sürdürüyordu…
Acaba diyorum kendi kendime;
Salih Koca'nın bu söylediklerini ciddiye alan kimse kalmış mıdır bu şehirde?
***
Şimdi bir de yeni bir suçlama daha buldular…
Üslup yanlışlığı…
Yılmaz Büyükerşen Büyükşehir Belediye Meclislerine tam 16 yıldır başkanlık yapıyor, çünkü 16 yıldır Büyükşehir Belediye Başkanı…
Ayda iki toplantıdan yılda 22 toplantı yapar, buna bütçe yapılan meclisleri de katarsanız yıllık ortalama 25 toplantı demektir…
16 yılda 400 toplantı…
Elbette kimsenin kimseye hakaret etmeye hatta saygı sınırları dışında davranmaya hakkı olamaz…
Değil 400, 4 bin toplantı olsa bile…
Ancak bu durumu değerlendirirken, Büyükerşen'i böyle davranacak kadar sinirlendiren tutum ve davranışları da kimsenin görmezden gelme hakkı yok…
Sayısal çoğunluğun verdiği rehavet ve keyfiyet nedeniyle 'nasıl olsa eninde sonunda bizim dediğimiz olacak' mantığının AKP meclis üyelerini sürüklediği ruh hali ve buna bağlı inatlaşma, bununla birlikte AKP grubunun makul ve mantıklı hiçbir öneri, açıklama ve talebi dikkate almaması, maalesef ortamı zaman zaman germiyor değil…
İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü'nden gelen talimatla meclise getirilen 'kardeş şehir' meselesini bile AKP grubu kendi gücünü göstermenin bir yolu olarak kullanmaya çalışıyor…
Ya da Frigya Kültürel Mirasını Koruma Birliği'ne üye seçimini…
AKP grubundaki bazı üyelerin de çok güzel yaptığı demogoji işin içine girince, başka yol da kalmıyor…
***
30 Mart 2014 yerel seçimlerinin ardından Büyükşehir Meclisi'nde böyle bir yapının ortaya çıkmasıyla, şehirdeki pek çok kişi 'eyvah' demişti…
Herkesin aklına 2004-2009 dönemi geldi…
Aslına bakarsanız o dönemdeki mecliste bulunan AKP'li üyeler hiç olmazsa Büyükşehir Meclisi'nin görev ve yetkilerini, ne konuda karar alıp, ne konuda karar alamayacağını iyi biliyorlardı…
Şimdi o bilgi ve deneyim de olmayınca AKP grubunun, 'biz ne dersek o olur' ısrarlı tutumunun ortaya nasıl komik sonuçlar çıkardığını herkes görüyor…
***
Görünen o ki;
AKP milletvekilleri, AKP İl Başkanı, ilçe başkanları ve yöneticiler ile Büyükşehir Meclisindeki bazı AKP'li üyeler, bu tutumlarından vazgeçmeyecekler…
AKP İl Başkanı Dündar Ünlü'nün söyledikleri, yaptığı açıklamalarda ortaya koyduğu tavır ortada…
Varsa yoksa Büyükşehir Belediyesi'ni ve Yılmaz Büyükerşen'i eleştirmeye endekslenmiş bir siyaset yapma biçimi…
Keza, Salih Koca ve AKP'nin bazı büyükşehir meclis üyeleri…
Varları yokları; Büyükşehir ve Büyükerşen eleştirisi…
Bunun Eskişehir'e ve kendilerine ne kazandırıp ne kaybettirdiğini de Allah bilir…
Bu görüşün son dönemdeki en büyük sağlaması da,
AKP İl Başkanı Dündar Ünlü'nün, kendi hükümetinin icraatlarını övmeye ve ön plana çıkarmaya çalışırken söyledikleridir…
Eskişehir kamuoyunun bu ince ayrıntıları kaçırdığını zannedenler fena halde yanılıyorlar…