Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra tüm partiler 14 Haziran 2015 tarihinde yapılması planlanan Genel Seçimlerde başarılı olmak için çalışmalara başladı.
DÖKMECİ VE
POLATOĞLU
AKP, CHP ve MHP'de gönlünde milletvekilliği geçirenlerde ortaya çıkmaya başladı. AKP'de Bakanlığını koruyan Nabi Avcı'nın yine Eskişehir 1. Sıra milletvekili adayı olması bekleniliyor. Kazım Kurt'un Odunpazarı Belediye Başkanı olmasından sonra şu anda Eskişehir Milletvekili gibi tek çalışan isim olan Salih Koca bir dönem daha milletvekili olmak istiyor. Birlik Vakfı'nın milletvekili aday belirlenmesinde eski gücünün olmaması nedeniyle Koca'nın listeye girmesi zor gözüküyor. Ancak yeniden seçilecek sırada listeye girerse de hiç şaşırmam. Avcı ve Koca'nın yanında etkisiz kalan Ülker Can'ın 6 kişilik listeye girmesi beklenmiyor. Onun boşaltacağı kadın kontenjanının taliplileri ise çok. Ayşe Fert Dökmeci, Türkan Polatoğlu, Gülay Özdamar Güneş, Pınar Turhanoğlu Gücüyener adaylık konusunda öne çıkan isimler olarak dikkat çekiyor.
KARACAN VE SAKALLI
İl Başkanı Dündar Ünlü ve Odunpazarı İlçe Başkanı Volkan Doğan'ın milletvekili adayı olmak için istifa etmeleri beklenmiyor. Yıllardır milletvekilliği hayalini kuran Tepebaşı ilçe Başkanı Ertuğrul Dindar'ın ise aday adayı olması bekleniliyor. Son yapılan seçimde Büyükşehir adayı olan Harun Karacan'da potansiyel milletvekili adayları arasında öne çıkıyor. Enerji Bakan Yardımcılığından istifa eden Murat Mercan, eski milletvekilleri Emin Nedim Öztürk, Fahri Keskin, eski Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı, Esnaf Sanatkarları Odaları Birliği Başkanı Ekrem Birsen, Milli Görüş düşüncesinin önde gelen isimlerinden İbrahim Atıcı, Eskişehir Birlik Vakfı Başkanı Murat Canözer, Muhacir Federasyonları Genel Başkanı Zihni Çalışkan, eski İl Başkanları Osman Yüksel, Fikret Dönmez, Süleyman Reyhan Eski Tepebaşı ilçe Başkanları Ahmet Sivri ve Vahap Ata potansiyel milletvekili aday adayı olarak öne çıkıyorlar. Bugün AKP'yi yazdım. Yarın da CHP'de gönlünden milletvekilliği geçirenleri yazacağım.
*
OTOMOBİLİMİZ ÇOCUĞUMUZDAN DAHA MI DEĞERLİ?
Eskişehir'in tanınmış eğitimcilerinden birisi olan Erdinç Keskiner önceki gün beni ziyaret etti.
BEŞ YILDIZLI OKUL
Erdinç Hoca'yı 17 yıldır tanırım. Atak ve çalışkan kişiliğiyle Eskişehir'de okul müdürü olarak hep öne çıktı. Esentepe Mahallesi'nde bulunan 100. Yıl İlkokulu Müdürlüğü sırasında yaptığı sosyal projelerle hep takdir topladı. O yıllarda kent merkezinde gelir düzeyi yüksek velilerin çocuklarının okuduğu çoğu okulda bile tuvaletler rezaletti. Keskiner, kenar semtteki 100. Yıl'ı 16 yıl önce beş yıldızlı okul yapmıştı. Sınıflar ve tuvaletler pırıl pırıldı. Tuvaletlerde müzik çalınıyordu. Okulun girişine bir televizyon koyarak, o gün doğum günü olan çocukların görüntülerini yayınlayarak, onların doğum gününü kutlardı. Doğum günlerinde öğretmenlerini de unutmaz, onlara hediyeler alarak, günlerini kutlardı.
MEDYATİK MÜDÜR
100. Yıl öğrencileri kumbaralarından biriktirdikleri paralarla Büyükşehir Belediyesi'nin itfaiye aracı almasına destek olmuştu. Keskiner Tepebaşı Belediyesi ile işbirliği yaparak, 'En İyi Sokak Benim Sokak Yarışması' düzenledi. Böylece okulun çevresinde dış cephesi boyanmamış ev bırakmadı. O yıllarda dijital teknoloji yoktu. Keskiner, okulunun bir etkinliği veya başarısını fotoğraflayıp, karta bastırırdı. Kendi yazdığı bilgi notuyla birlikte fotoğrafı tüm gazeteleri dolaşarak verirdi. Her gazetede 100. Yıl İlkokulu ile ilgili haberler çıkardı. Bu haberler sayesinde 100. Yıl Eskişehir'in en çok tanınan okulu oldu. O yıllarda onu çekemeyenler Erdinç Hoca'ya 'Medyatik Müdür' ismini takmışlardı. Daha sonraki yıllarda çok sayıda okul müdürü Keskiner'in yaptığı yaparak, kendi haber ve fotoğraflarını gazetelere getirmeye başladı. Teknoloji ilerledi. Bugün okulların büyük çoğunluğu yaptıkları etkinlik ve başarıları fotoğraflayıp, elektronik posta ile gazetelere ulaştırıyor.
BAŞARISI CEZASIZ
KALMADI
Erdinç Keskiner eğitim ile ilgili her sohbette 'Otomobilimizi bir arkadaşımıza emanet verirken, imtina ederiz. Ancak en değerli varlığımız olan çocuğumuzu öğretmene emanet ederken imtina etmeyiz. Otomobilimiz, çocuğumuzdan daha mı değerli?' derdi. Anne babalar çocuklarını emanet ettiği öğretmeni araştırmalı ve tanımalıdır. Çocuğunu en iyi şekilde yetiştirecek birine teslim etmelidir. Türkiye'de başarılar cezasız kalmaz. Erdinç Keskiner'de başarılarının cezasını görerek, Kozkayı Köyüne öğretmen olarak atandı. Son yılları sürgün ve cezalarla geçti. Pir Sultan'ın 'Pir sultan abdalım can göğe almaz /Haktan emir olmasa rahmet yağmaz /Şu ellerin taşı bana hiç değmez /İlle de dostun bir tek gülü yaralar beni beni' dizelerinde olduğu gibi bazı dostlarının attığı güller en çok kendisini yaraladı.
HERKES ESKİŞEHİR'E
GIPTAYLA BAKIYOR
Emekli olarak eğitim camiasından ayrıldı. Eskişehir'de hizmet sektöründe faaliyet gösterdi. İşletmecilik yaptı. Bu sektörde başarılı oldu. Keskiner, baskı ve cezalarla emekli olmasına neden olanlar sayesinde çok para kazandı. Şu anda İstanbul'da inşaat işleriyle uğraşan Keskiner'le yaptığımız sohbetin büyük çoğunluğu yine eğitim ile ilgili oldu. Her geldiğinde Eskişehir'i daha güzel bulduğunu belirten Keskiner, 'Yılmaz Büyükerşen sayesinde herkes Eskişehir'e gıptayla bakıyor. Dışarıdaki herkes Büyükerşen tarafından Eskişehir'e yapılan hizmetlerin, güzelliklerin farkında. Eskişehir'de oturanlarda farkında ki Büyükerşen dördüncü defa belediye başkanı seçildi' dedi.
*
FOTO-ŞAKA
AKP eski İl Başkanı Fikret Dönmez: Bülent Bey, biliyorsunuz Başbakanımız Ahmet Davutoğlu Eskişehir'in eniştesidir. Eskişehir'e büyük faydası olur değil mi?
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç: Davutoğlu, 'Ortadoğu'da bizden habersiz yaprak kıpırdamaz' demiyor muydu? Değil yaprağın kıpırdaması, yanan ormandan haberi olmadı. Şimdi siz bu dünyanın en kısa fıkrasını anlatan kişiden Eskişehir'e fayda mı bekliyor sunuz?