BU PROJEYE 'HAYIR' DENİLİR Mİ?
Rahmetli Muhsin Baksan'ın öncülüğünde 1974 yılında kurulan BAKSAN Sanayi Sitesi, kurulduğu yıllarda Eskişehir'in en önemli sanayi sitelerinden biriydi.
Yapıldığı yıllarda şehrin dışındaydı.
Etrafında yerleşim alanları yoktu.
Üzerinden 47 yıl geçti.
Şimdi ise şehrin nerede ise ortasında kaldı.
* * *
Kuruluşunun üzerinden geçen 47 yıllık süreç içerisinde kalan BAKSAN'ın şimdi etrafına 5 yıldızlı otel, AVM'ler, lüks konutlar yapıldı.
Baksan ise yolları ve yeşil alanları Tepebaşı Belediyesi'ne terk edilmediği için özel mülkiyet olarak göründüğünden bakımı yapılamadığı için adeta köstebek yuvası.
Her ne kadar sorumluluğu olmasa da Tepebaşı Belediyesi yine de zaman zaman sitenin içerisinde yer alan yolların bakımını yaparak, sorun yaşanmaması konusunda gayret gösterdi.
Geçmişte Eskişehir'in gözde sanayi sitesi olan Baksan'ın şimdiki halini görenler, 'terk edilmiş bir bölge haline gelmiş' diyorlar.
Bu harabe görüntüyü ortadan kaldırmak için Tepebaşı Belediyesi yeni bir proje hazırlamış.
Baksan ile hazırlanan projeye baktığımızda, 'Tepebaşı ilçesine yakışır bir proje olmuş' demezsek haksızlık yapmış oluruz.
* * *
1 Temmuz 2019 tarihinde yapılan Tepebaşı Belediyesi Meclis toplantısında AK Partili meclis üyeleri BAKSAN'ı gündeme getirerek Başkan Ahmet Ataç'ı 'Baksan'a bir çivi bile çakmadın' diye eleştirmişlerdi.
O meclis toplantısında neler konuşuldu hatırlayalım.
* * *
AK Partili Meclis Üyesi Orhan Durmuş, AK Parti grubu adına toplantıda bir soru önergesi verdi.
O önerge şöyle idi: 'Sorumluluk bölgemizde bulunan Baksan Sanayi Sitesi konusunda vatandaşlarımızdan ve bölge esnafımızdan şikayet gelmektedir. Sokakları bakımsız durumda tozdan, çamurdan geçilmeyen bir halde olup atık ve çöpler sebebiyle mezbelelik görüntüsü vermektedir. Avrupa şehri diye lanse edilen şehrimize böyle bir görüntü yakışmamaktadır'.
Ve Başkan Ataç'a 3 soru yöneltmişti:
1- Buradaki mağduriyetlerin giderilmesi adına Baksan Sanayi Sitesi'nde herhangi bir çalışma yapılacak mıdır?
2- Yeni ve modern bir görünüme kavuşacak şekilde kentsel dönüşüm veya imar çalışması yapılacak mıdır?
3- Eğer yapılacaksa ne zaman yapılacaktır?
* * *
Başkan Ataç ise Durmuş'a, 'Beş yıl Tepebaşı Belediyesini siz yönettiniz. Baksan sizin döneminizde de vardı. Unutuyorsunuz herhalde. Bir şeyi söylerken bir geriye dönüp bakarak söyleyin' diye yanıtını vermiş ve şöyle devam etmişti: 'Baksan'dan ben de çok rahatsızım. Biliyor musunuz Baksan'ın yolları hala kooperatifin üzerinde. Belediye'yi, terk etmiyorlar, yeşil alanlarını terk etmiyorlar. Tepebaşı Belediyesi oraya bir karış asfalt dahi atmaya yetkili değil. Ama biz her yıl oranın yamalarını, yeni asfaltlarını temizliğini yapıyoruz. Belediye mermercinin atığını toplamaya mecbur değil ki. Ama söylemiyoruz bunu, yapıyoruz. Çalışmalarımız devam ediyor. Bizim bölgemizde çözemediğimiz tek nokta Baksan ve Eskişehir'in en kıymetli yeri. Bir dönüşümle çok ciddi değerli olacak bunu da biliyoruz. Oradaki esnafı da üzmeden bu dönüşümün yapılması çok önemli'.
* * *
Gelelim Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç'ın 'Baksan Sanayi Sitesi' ile yaptırmış olduğu yeni projeye.
Yukarıda belirttim.
Yapımın üzerinden nerede ise yarım asır geçmiş.
Dükkan sahiplerinin bazıları ufak tefek iyileştirme yapmış.
Ancak harabe görüntüsü devam ediyor.
Projeyi inceledim.
Hatta Baksan'da işyeri olan dostlarıma da Tepebaşı Belediyesi'nin hazırlatmış olduğu görsellerin fotoğraflarını gönderdim.
Ben beğendim.
Benim beğenmen önemli değil.
Baksan'da işyeri olan dostlarımda beğendiklerini, destek vereceklerini söylediler.
'Buradaki rantı hak sahipleri alsın istiyoruz'
Başkan Ataç'ın, projenin tanıtım toplantısında söylemiş olduğu şu sözler önemli: 'Baksan, kentimizin ticari cazibe merkezi haline gelecek. Belediye olarak bu çalışma ile bir rant elde etmeyi amaçlamıyoruz, hak sahipleri rant elde etsin istiyoruz.
Baksan bizim bölgemizde kanayan bir yara. Çünkü şu anda en değerli alanlardan biri konumunda. Söz konusu alan 66 hektarlık ve yaklaşık bin 300 civarında işyeri var. Bizim dileğimiz, yerinde dönüşüm yani yenileme. Herkes yerinde kalsın, kendi dükkanının yerine sahip olsun ve oranın rantını, hak sahipleri alsın istiyoruz. Baksan'da çalışan insanlarımız var, o istihdamın da kaybolmasını istemiyoruz. Artacak ticaret ile istihdamın artmasını istiyoruz. Açık AVM sistemi de denilen sokaklarda yapılan alışveriş yöntemi ön plana çıkabilir diye düşünüyoruz. Ayrıca 'kadının ayak basacağı' bir projeyi hayata geçirmeyi istiyoruz. Çünkü kadınlarımızın girdiği yerde, gerçekten iyi şeyler oluyor. Yeme-içme olsun, 'Sanat Sokağı' olsun, bilişime yönelik güzel projeler olsun istiyoruz. Çevreyi kirleten iş kolları olmasın istiyoruz. Zaten yaptığımız tüm imar çalışmalarında kimsenin hakkını incitmeden bugünlere kadar geldik. Bu da İmar ve Şehircilik Müdürlüğümüzün ne kadar adaletli çalıştığını gösteriyor'.
* * *
Baksan'ın bugünkü görüntüsünden kimse memnun değil.
Yıllardır yenilenmeyi bekliyorlar.
İşte bir fırsat doğdu.
Projeyi Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen de destekliyor.
Baksan'da mülk sahibi olanlar Tepebaşı Belediyesi'nin yapmış olduğu bu projeye destek vererek, modern şehir haline gelen Eskişehir'e yakışmayan o harabe alanının bir an evvel şehre yakışacak hale gelmesi için katkıda bulunmalılar.
* * *
Son söz.
Belki de Baksan için bu son şans.
Kimsenin mağdur olmayacağı, aksine mülk sahiplerinin rant sağlayacakları bu dönüşüme 'evet' diyerek sitenin yenilenmesi ve modern görüntüye kavuşması için bu son şansı değerlendirmeliler.
* * *
URAYSİM 2022'DE FAAİLEYETE GEÇECEK
2011 yılında yapımına başlanan üzerinden 10 yıl geçmiş olmasına bir türlü tamamlanamayan 'URAYSİM' Ulusal Raylı Sistemler Araştırma ve Test Merkezi'nin 'ne zaman hizmete gireceği' merak ediliyordu.
Birileri de, bu projenin Eskişehir'in Alpu ilçesine, tarım alanı üzerine kurulmasına karşı olduklarını söyleyerek, projenin Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi'ne kaydırılmasını istiyorlardı.
* * *
Ben bu saatten sonra yapılan bu tartışmaların yararı, yapıma başlanan bir yatırımın Eskişehir'e kaydırılmasının mümkün olamayacağını yazdığımda, 'Alpu ovasının yok edilmesine üzülmüyor musun? Destek mi veriyorsun?' diye eleştiri yağmuruna tutulmuştum.
Eğer istemiyoruz dersek Adapazarı, Bursa, Ankara, Konya bu projenin peşinde.
Avucumuzun içindeki bu Avrupa'nın en önemli yatırımını 'Biz istemiyoruz. Buyurun siz yapın' diye onlara mı verelim?
URAYSİM hizmete girdiğinde orada kim kazanacak?
Elbette ki Eskişehir…
Otomobil Fabrikasını kaçırdık.
Şehre önemli katma değer yaratacak projeyi ve de hemen yanına kurulması gündem de olan Raylı Sistemler Organize Sanayi Bölgesini 'istemiyoruz' veya 'Alpu'ya yapılmamalı' demek yerine bir an en evvel hizmete girmesi için hep birlikte destek vermeliyiz.
Ben Eskişehir'e yapılan veya yapılacak, Eskişehir'in menfaatine olan, olacak yatırımlara her zaman yazılarımla destek verdim. Yazı yazmaya devam ettiğim sürece destek olmaya da devam edeceğim.
* * *
Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, yıllardır, 'ne zaman tamamlanacak?' diye merak ettiğimiz soruya cevap verdi: 'Ulusal Raylı Sistemler Araştırma Merkezi (URAYSİM) projesini de 2022 ortasında faaliyete geçecek. Burada raylı sistemlerde çeken ve çekilen araçların uluslararası standartlarda test ve sertifikasyonu tamamen yurt içinde gerçekleştirilebilecek. URAYSİM projesi Eskişehir'e gelmiş geçmiş en büyük armağanlardan bir tanesi ve su an oluşturulacak bir ihtisas OSB Uraysim'e değer katacak. Ben hep söylüyorum. Eskişehir'in artık raylı sistemlerle ilgili vakit kaybetmeye tahammülü yok. URAYSİM, kazandıracağı kabiliyet ile Eskişehir'in 'Milli Yüksek Hızlı Tren Projesi' için en uygun alanlardan birisi olacak. Eskişehir'in çehresini değiştirecek, Eskişehir'e iş, aş olacaktır. Bu nedenle bu günden bunun alt yapısını oluşturulmalıyız. Bu günden Alpu Raylı Sistemler İhtisas Endüstri Bölgesi'nin oluşturulması için bir gayret sarf etmeliyiz.'
* * *
İnşallah Sayın Kesikbaş'ın açıkladığı tarihte tamamlanır ve Eskişehir Şeker Fabrikası, (Devlet Demir Yolları) TÜLOMSAŞ şimdiki adıyla TURASAŞ, (Tayyare Fabrikası) bugünkü ismiyle Hava İkmal Bakım Merkezi, TUSAŞ'dan sonra Eskişehir'e kurulmuş en büyük ve en ciddi yatırımı hizmete girer.
* * *
DİĞER SANAYİCİLER DE DESTEK VERMELİ
Yaşadığımız Pandemi döneminde kan ve kök hücre ve immün plazma bağışlarının önemi daha çok anlaşıldı.
Her gün telefonlarımıza Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyeleri ile sivil toplum kuruluşlarından mesajlar geliyordu.
'Covid-19'a yakalanıp iyileşmiş kişilerden tedavi görmekte olan hasta için plazma bağışı gerekiyor' diye mesajlar geliyordu.
Tedavi görüp atlatan kişilerde Kızılay Kan Merkezi'ne giderek bağışta bulunuyorlardı.
Bu bağışlar çok sayıda kişinin hastalığı yenip iyileşmesine vesile oldu.
* * *
Bugünlerde bu tür mesajlar gelmiyor.
Demek ki artık ihtiyaç duyulmuyor.
Ancak kan ve kök hücreye her zaman ihtiyaç var.
Pandemi nedeniyle kan ve kök hücre bağışlarında düşüş yaşanıyor.
Bir yakınımıza kan gerektiğinde ilk aklımıza gelen Kızılay oluyor.
Kan stokunun ihtiyacın altına düşmemesi için sağlıklı her kişi en azından yılda bir de olsa kan bağışı yapmalı.
* * *
Konu kan ve kök hücre bağışından açılmışken Kızılay'a kan ve kök hücre bağışı yapan BoyPlast Yönetim Kurulu Başkanı Metin Saraç'ı ve çalışma arkadaşlarını kutluyorum.
Sıradan bir vatandaşın yaptığı bağış da çok önemli…
Onları da bu önemli bağışlarından dolayı tebrik ediyorum.
* * *
Kızılay'a bağışlanan bir ünite kan, bir canı hayata döndürebiliyor.
Adının kim olduğunu bilmediğimiz, hayatımızda bir kez dahi görmediğimiz insanların eski sağlıklarına kavuşmalarına sebep oluyoruz.
Sağlıklarına kavuşan insanların, 'Bana kan bağışında bulunan her kim ise Allah ondan razı olsun' demeleri verecekleri en büyük hediye.
* * *
Metin Saraç ile birlikte yönetici ve personel olmak üzere 35 personel bağışta bulunmuş. Kan bağışı yanı sıra kök hücre bağışında da bulunarak donör bekleyen hastalara umut oldular.
Saraç, 100 çalışanın bağış için başvuruda bulunduğunu, kriterlere uyan 70 kişiden ilk etapta 35'inden kan alındığını, diğer 35 çalışanın ise gelecek hafta gerçekleşecek olan programda bağışta bulunacaklarını söylemiş.
* * *
Metin Saraç ve çalışma arkadaşlarının yaptıkları kan ve kök hücre bağışları, Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren tüm sanayicilere örnek olur, onlarda bağışta bulunursa şehirde bir farkındalık oluşmasını sağlayabilirler.
Bu örnek davranışlar sayesinde sağlıklı olan herkes Kızılay'a kan ve kök hücre bağışı için harekete geçerler.
Bu sayede ihtiyacı olanlarda eşten dosttan kan ve kök hücre bağışı aramaya gerek duymazlar.
