Sevgili okurlar Geçtiğimiz hafta öğle namazında TBMM’de meclis camiinde öğle namazını eda edelim diye camiye girdik.
Namazdan sonra birçok tanınmış gazeteci ve yazarla meclis lokantasında çorbalarımızı içtik, sonra iş sohbet faslına geldi. Orada bu tanınmış yazarlara gelen en çok istekler arasında özellikle ezanlarla ilgili olduğunu söylediler.
Konu müezzinlerin merkez camileri hariç mahallelerde yeterli eğitimi almadan ezan okumaları idi. Bazı yerlerde merkezi ezan okunduğu halde bunun yeterli olmadığı, her cuma milyonlarca vatandaştan para toplandığı halde esas görev olan eğitim ve ezan konusuna gerekli önemin verilmediği konusunda vatandaşta bir algı oluştuğu yönünde idi.
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki Yüce Peygamberimiz A.S. ezanları genelde Bilal-İ Habeşi’ye okuturdu. Çünkü onda Allah vergisi bir ses vardı. Nice gayri Müslim onun ezanı sayesinde İslamiyet’i kabul etmişti.
Ben de Diyanet İşleri Başkanlığında ilk resmi görevime müezzin olarak başladığım için dikkatimi çekti ve o meşhur gazeteci ve yazarlara bunu ilk fırsatta inşallah okurlarımla paylaşırım diye söyledim.
Ez cümle vatandaşın isteği İslam’ın şiarından olan ezanın makam ve usulüne göre iyi eğitilmiş görevlilerce okunması bizden vatandaşın isteğini sayın yetkililere iletmek. İnşallah bu ezanlar kıyamete kadar susmasın bayrağımız gönderden inmesin.