Eskişehirspor'u yeni sezon öncesi ilk kez Göztepe ile oynanan hazırlık maçında izleme fırsatı buldum. Afyon'da devam eden kampın 3'üncü gününde oynanan hazırlık maçında takımdaki havanın (saha içi) iyi olduğunu söyleyebilirim. Polonya kampı takım üzerinde olumlu bir hava yaratmış. Hangi futbolcuyla veya teknik heyetten biriyle konuşsam buna değindi. Ancak hem futbolcuların hem de teknik heyetin saha dışı etkenlerden çok etkilendiğini de belirtmek gerekiyor. Parasal sorunlar, belirsizlikler, kalacak-gidecek futbolcular ve diğer sıkıntılar kafalarda hep soru işareti. Fuat Hocanın, Kaptan Sezgin'in, Kamal Issah'ın, Kıvanç'ın gözlerinden anlaşılıyor…
***
İlk devre (Mete Kaan dışında) Bizim Çocuklar olarak tanımladığımız kadro Göztepe karşısına çıktı. İlk 20 dakikada Göztepe üstünlüğü vardı. Oyunun hakimiyeti tamamen onlardaydı. Bu süre zarfında bir gol bulurken, bir topları da direkten döndü. 20'den sonra topu daha fazla ayağında tutan bir Eskişehirspor izledik. Sadece kendi yarı alanından top çıkartırken bilinçli paslaşabilen takım, rakip yarı alanda da pas yapmaya başlamıştı. Kaptan Furgan'ın bir topu direkten dönerken, Erdal'ın golü ofsayt bayrağına takıldı. Bedirhan-Metehan abi kardeşin kanat akınında ise top az farkla auta gitti. Bunlar ilk devre akılda kalan pozisyonlardı.
***
İkinci devre Kamal Issah, Jesse, İbrahim Halil gibi isimlerin oyuna dahil olması, Feyzi'nin kanadı daha iyi kullanması oyun üstünlüğünü Eskişehirspor'a getirdi. Daha fazla topla oynayan, golü arayan taraf Es Es'ti. Göztepe'nin fiziken bu dakikalarda oyundan düştüğünü belirtebilirim. Dirençli olan, daha fazla koşan ve ayakta kalan Eskişehirspor'du. Polonya kampının faydalarını bu dakikalarda daha rahat gördük. U-21 Takım kaptanı Hasan Ulaş Uygur, Buğra Çağlıyan, Emir Omurtak, denenmeye gelen Onur Balaban kalan dakikalarda süre aldı.
***
CİDDİ BİR SORUN VAR
1-1 sona eren maç sonrası Fuat Çapa'nın ES TV'ye yaptığı açıklama bana göre maçın da önüne geçti. Çapa'nın 'Benim, teknik ekibin, sağlıkçıların ve futbolcuların artık çok fazla yapacak bir şeyi kalmadı. Yapılması gerekenler var ve bunların yapılması gerekiyor. Başkan bana istediği zaman ulaşabilir. Hazırladığımız rapor bizden halen istenmiş değil' sözleri aradaki sorunu apaçık gözler önüne seriyor. Başkan ve teknik heyet arasındaki bağ sanki pamuk ipliğine bağlıymış gibi…