Eskişehir Büyükşehir olmadan önce köylerin alt yapısı, içme suyu, yol, kaldırım v.s. gibi sorunlarıyla İl Özel İdaresi ilgileniyordu.
Özel İdare'nin atanmış ve seçilmiş yöneticileri vardı.
Kurumun baş sorumlusu vali idi.
Yerel seçimlerde belediye başkanı, belediye meclis üyeleri ile birlikte İl Genel Meclisi üyeleri de seçilirdi.
İl Genel Meclisi üyeleri kendi içlerinden bir başkan seçerdi.
O başkan vali adına görev yapar vali kadar da yetkiye sahipti.
İl Genel Meclisi üyelerinin çoğunluğunu ilçelerden seçilmişler oluştururdu.
Tıpkı TBMM'deki gibi komisyonlar vardı.
O komisyon üyeleri hangi ilçeye, köye ne yapılacaksa giderek inceler ona göre rapor tutar. Daha sonra İl Genel Meclisi toplantısında görüşülür ya ihaleye çıkarılır ya da İl Genel Meclisi'nin kendi imkanları ile yapılırdı.
İlçelerden seçilmiş İl Genel Meclis üyeleri köylere giderek sorunlar hakkında muhtar ve köyde yaşayanlardan bilgi toplardı.
İşler daha çabuk yürürdü.
* * *
Birde Köy Hizmetleri Bölge ve İl Müdürlükleri vardı.
Köy Hizmetleri Müdürlüğü özellikle köylerin sorunlarıyla ilgilenirdi.
Köye çeşme yapma, yol açma, köprü yapma vs.
Köy Hizmetleri Bölge Müdürlüğü'nün ilçelerde şantiyeleri bulunuyordu.
Örneğin Han İlçesi'nin yolu kışın kardan dolayı kapandığında o ilçede gerekli araç yoksa hemen bitişiğindeki Seyitgazi ilçesindeki şantiyedeki kar küreme aracı o ilçeye yönlendirilirdi.
* * *
Büyükşehir Belediyeleri sayısı artınca o dönemin hükümetinin aldığı karar doğrultusunda Büyükşehirlerdeki İl Özel İdareleri kapattı. Dolayısıyla Köy Hizmetleri Bölge ve İl Müdürlükleri de kapandı.
İl Özel İdareleri'ne gönderilen bütçe Büyükşehir Belediyelerine aktarılıyor. Kapanan Köy Hizmetleri'nin araç gereçleri de il, ilçe belediyeleri ile kamu kurumlarına paylaştırıldı.
* * *
Zaman zaman Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Köy Hizmetleri'nin araçlarının belediyelere ve kamu kurumlarına paylaştırılırken eski ve hurdaya çıkacakların kendilerine verildiğinden yakınmıştı.
Kapanan Özel İdarelerin yetkisi Büyükşehir Belediyelerine verildi.
Büyükşehir Belediyesi Ankara'nın Polatlı ilçesinin sınırının bitişiğindeki mahallelere (köylere) hizmet götürmek zorunda.
Eskişehir'e 160 kilometre uzaktaki bir mahalle Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin sorumluluğunda.
* * *
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, '540 tane köyden mahalleye dönen yerden sorumluyuz. 160 kilometre uzaklıkta benim sorumlu olduğum mahalleler var. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi olarak ben buralara nasıl yetişeceğim' derken haksız mı?
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in açıklaması şöyle:
'Odunpazarı ve Tepebaşı içerisinde önceden 90 tane köyümüz vardı. Daha sonra bu köyler mahalle yapıldı. Şu an 540 tane köyden mahalleye dönen yerden sorumluyuz. 150-160 kilometre uzaklıkta bulunan ve benim sorumlu olduğum mahalleler var. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi olarak ben buralara nasıl yetişeceğim. Senede 1 gün gidebilsem yılın günleri yetmiyor. Dengesizlik ve çarpıklıklar var.Köyler perişan.Artık köylerimiz bir şeyler üretemiyor diye dert yanıyoruz sonra da nasıl kurtuluruz diye aydınlarımız tartışmıyor. Üniversitelerimizin ses telleri kesilmiş durumda. Üniversiteler bir ülkenin lokomotifidir. İlk olarak da bulundukları şehirleri etkilerler.'
* * *
Yılmaz Büyükerşen haklı.
Köyden mahalleye dönüşen yerleşim birimlerinin sorunlarının çözümü Özel İdareler ve Köy Hizmetleri kapandıktan sonra zorlaştı.
Büyükşehir Belediyesinin şehirdeki mahallelerin mi yoksa 540 köyden mahalleye dönüşen yerleşim yerlerinin sorunlarına çare olacak?
Özel İdarelerin ve Köy Hizmetleri'nin kapatılması yanlış.
Özellikle köylerin yaşadıkları sorunların daha çabuk ve hızlı çözümü Özel İdareler ve Köy Hizmetleri vasıtasıyla gerçekleşir.
Yanlıştan dönülmeli.
İl Özel İdareleri ve Köy Hizmetleri Bölge Müdürlükleri yeniden açılmalı.
Bu konuda CHP ve İYİ Parti'nin milletvekilleri TBMM Başkanlığına birlikte imzalarının bulunduğu önerge vermeli.
Gündeme alınır veya alınmaz.
Ben alınacağına inanmıyorum.
Ama önemli olan toplumu uyandırmak.
İllerden cumhurbaşkanına baskı gelirse gündeme gelebilir.
Önümüzde yerel seçim var.
Belki iktidar bu yanlıştan dönerse, yerel seçimlerde İl Genel Meclisi üyesi seçimleri de yapılır.
* * *

NEDEN GENEL KURUL YAPILMIYOR?
Eskişehir Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği'nin yapılması gereken genel kurulu 2 yılı aşkın süredir yapılamadığı için kayyumla yönetiliyor.
Eğer yönetim zamanında yapılması gereken genel kurulu yapmadıysa yasa gereği kayyum atanır. Kayyum heyeti de en kısa sürede genel kurul yapılması için karar alarak takvimi başlatır.
Yönetim Kurulu Başkanı ve yönetim kurulu üyelerinin var ise bir usulsüzlüğü konu yargıya intikal ettirilir ama genel kurul yine de yapılır.
* * *
Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü,yaptığı açıklamada genel kurulun 2-2,5 yıldır neden yapılmadığını soruyor.
Süllü, Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Olağan Genel Kurulu'nun yıllardır yapılmamasının vekayyum tarafından yönetilmesini gerekçesinisoru önergesi ile Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıdı. Genel Kurul kararı alınmaması ve yıllarca kayyum tarafından yönetilmesine tepki gösterdi.
'GENEL KURUL HANGİ TARİHTE YAPILACAK?'
Soru önergesinde, Eskişehir İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı olarak Hayvan Sağlığı Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürünün kayyum olarak atamasının yasal dayanağını soran CHP Eskişehir Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü, 'Atama hangi tarihte yapılmıştır? Hangi nitelikleri dikkate alınarak Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı olarak görevlendirilmiştir? Atanan kişi kurumun hangi özlük haklarından yararlanmakta ve huzur hakkı veya herhangi ad altında kurumdan bir ödeme yapılmakta mıdır?Olağan Genel Kurulun bugüne kadar yapılmamasının gerekçesi nedir ve hangi tarihte yapılması öngörülmektedir?' yönündeki sorulara yanıt istedi.
'YETİŞTİRİCİ BİRLİKLERİNİN, KOOPERATİFLERİN
ESAS SAHİPLERİ ÇİFTÇİLER, ÜRETİCİLERDİR'
Konuyu Meclis gündemine taşımasının ardından Eskişehir İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği'nin önünde açıklama yapan Süllü, 'Birlik, yaklaşık iki buçuk üç yıldır kayyum tarafından yönetiliyor. Birliğin başında bulunan kayyum da Eskişehir Tarım ve Orman İl Müdürlüğü bünyesinde hayvan sağlığından sorumlu şube müdürü. Yani hibelerin ve desteklerin verilmesinden sorumlu olan kişi. Bu, yaman bir çelişki' dedi.
'AKP iktidarında kayyumlarca yönetme hevesinin bir göstergesi aslında bu kurumun başında bir kayyumun olmasıdır' diyen Süllü, tepkisini şu sözlerle gösterdi:
'Oysaki yetiştirici birliklerinin ve kooperatiflerin esas sahipleri tamamen çiftçilerdir, üreticilerdir. Ne yazık ki onlar tarafından yönetilmiyor. Biz, Tarım ve Orman Bakanlığı'na bir soru önergesi vererek bütün bunların nedenlerini sorduk. Genel Kurul'un halen neden yapılmadığını ve Yetiştiriciler Birliği'nin başında neden Tarım İl Müdürlüğü'nden bir şube müdürün bulunduğunu içeren sorularımızı Meclis'te soru önergesi olarak verdik. Ve bu konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz' dedi.
* * *
Bu konuda valilik tarafından bir açıklama yapılmalı.
Genel Kurulun 2 yılı aşkın süredir yapılamadığının gerekçesini hem kooperatif üyeleri hem de kamuoyu ile paylaşmalıdır.
Kooperatiflerin asıl ve sivil toplum örgütlerinin asıl sahipleri üyeleridir.
Üyelerin kendi seçtikleri kişiler tarafından yönetilmelidir.
Yukarıda da yazdım.
Kooperatif yöneticilerinin var ise uygunsuz bir durumu bunu yargı çözer.
Ama genel kurul takvimi işler.
Kamu Kurumlarındaki bürokratların kooperatifleri yönetmek, idarecilik yapmak işi değil.
Kayyum heyetlerinin görevi atandıkları sivil toplum örgütünü en kısa zamanda asıl sahiplerine bırakmak.
Vali vekili bu olaya el koyarak bir an evvel Eskişehir İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği'nin genel kurul kararı alınması ve birliğin yönetimi asıl sahiplerine bırakılması talimatı vermeli.
* * *


FIKRA:

Abi tiyatro nasıldı?
Adamın arabası çalınır. İki gün sonra araba geri gelir ve bir not vardır içinde;
- Özür dilerim arabanızı aldım ama karım doğum yapacaktı, kendimi affettirmek için yarın tiyatroya eşiniz ve sizin için 2 bilet aldım, hatamı telafi etmek için ben de orada olacağım, lütfen kabul edin.
Adam duygulanır, eşiyle tiyatroya giderler, adam yoktur ama çok memnun eve dönerler ne insanlar var dünyada bizde kötü düşündük diye konuşurlar. Fakat döndüklerinde ne görsünler! Evleri soyulmuştur ve duvarda bir not vardır;
- Abi tiyatro nasıldı?
* * *