KATLİAMLARA ÖNLEM ALAMAYAN YÖNETİCİLER DERHAL İSTİFA ETMELİ

Ayhan Aydıner

11.10.2015 - 17:08 Yayınlanma

11 Mayıs 2013'te Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde düzenlenen iki ayrı bombalı saldırıda 52 kişi öldü, 146 kişi yaralandı. 20 Temmuz 2015'te saat 12.00 civarında Şanlıurfa ilinin Suruç ilçesinde düzenlenen bombalı saldırıda 34 kişi öldü 104 kişi yaralandı. Bu iki hain saldırının failleri ve hangi karanlık örgütler tarafından neden yapıldığı ortaya çıkarılmadı.

95 KİŞİ CAN VERDİ

Suruç saldırısının üzerinden 50 gün sonra Ankara'nın göbeğinde Tren Garı önünde Türkiye tarihinin en büyük terör saldırısını yaşadı. Ankara'daki barış mitingi öncesinde iki canlı bomba patladı. 95 kişi can verdi, 48'i ağır 246 kişi yaralandı. Ankara'daki hain saldırıda yaşamlarını yitirenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Yaralılara da acil şifalar diliyorum…Şehirler silah deposu haline getirilirken, son üç ayda 150 asker ve polisimiz şehit edildi. Yollara tonlarca bombalar döşenirken, Türkiye'nin istihbarat yöneticileri Oslo'nun arka bahçesinde misket mi oynuyordu? Türkiye'nin ele avuca sığdırılmayan MİT Başkanı neden 'Fuat Avni' kadar istihbarat bilgisi toplayamadı? Terör örgütleriyle pazarlık etmekten asıl vazifesini yapmaya zaman bulamadığı için mi?

ARTIK SÖZ BİTTİ

'400 milletvekili çıkaramadık. Tek başına iktidar olamadık' diye kendilerine oy vermeyenleri ötekileştirenler, toplum içerisinde gerilimi bilinçli şekilde arttıranlar, koalisyon hükümeti kurmamak için dokuz takla atanlar, televizyon kanallarına, basına sansür getirtenler, gazetecileri dövdürenler ard arda yaşanan katliamların, şehit cenazelerinin hesabını vermelidir. Ankara'da yaşanan vahşetten sonra artık söz bitti. MİT Başkanı, Ankara Emniyet Müdürü, tüm üst düzey istihbarat yöneticileri derhal istifa etmelidir. Terör olaylarına hiçbir önlem alamayanlar derhal koltuklarını bırakmalıdır.

1 KASIM'DA HESAP SORMALIYIZ

Türkiye'yi Ortadoğu'nun kan gölüne çevirenlerden sandıkta hesap sormalıyız. ABD'nin taşeronluğunu yaparak, Büyük Ortadoğu Liderliğine soyunanlar ne yazık ki güzel ülkemizi yangın yerine çevirdi. 'Bu işin fıtratında var(!) olduğu' içinmİ Türk insanının can güvenliği kalmadı?Şu günlerde ulus olarak birlik olmalıyız. Bu ülkede yaşayan Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi olarak birbirimize nefretle bakmamalıyız. Ülkede demokrasinin ve barışın kazanması için kirli odakların oyunlarına gelmemeliyiz. 1 Kasım'da seçim sandığında hesap sormalıyız.

----------------------------------------------------------------

MUHABİR KENDİNİ JAPONYA'DA YAŞADIĞINI MI ZANNETMİŞ?

Bir muhabirin sorusu üzerine İçişleri Bakanı Selami Altınok, istifa etmeyeceğini belirterek, Ankara'da 95 kişinin öldüğü katliamda 'güvenlik zafiyeti' olmadığını öne sürmüş.

KORUMALARI OLMADAN SİNEMAYA BİLE GİTMEZLER

Demek ki güvenlik zafiyeti olsaymış, 95 kişi değil, 950 kişi ölürmüş(!) Ne diyeyim? 'Güvenlik yoksa zaten zafiyet yoktur.' Hiç Türkiye Cumhuriyeti'nin bir bakanına 'istifayı düşünüyor musunuz' diye soru sorulur mu? O basın mensubu arkadaşımız galiba kendisini Japonya'da ya da İsveç'te yaşadığını zannetmiş.

Bizim bakanlarımız dini bütün insanlardır. İçlerinde Allah korkusu olduğu için öyle bisikletle, korumaları olmadan şehirde dolaşamaz.

Yanlarında koruma ordusu olmadan değil makamlarına sinema izlemeye bile gitmezler.

BİZDE İLERİ DEMOKRASİ VAR(!)

Bizden geri kalmış(!) Japonya'da ve İsveç'tekilere benzemezler. Basın ordusuyla camiye gidip, namazlarını kılan, hep haktan ve adaletten dem vuran Bakanlarımız, işin fıtratında var (!) olan bir katliam için istifa ederler mi? Bu ülkede basın bu kadar mı özgürleşti de böyle yakışıksız sorular sorulabiliyor(!) Korkarım yarın muhabirin teki çıkıp, olası bir katliamda koskoca Bakana 'siz intihar etmeyi düşünüyor musunuz?' diye de sorabilir. En iyisi yandaş medya kuruluşları dışında çalışanlara soru sordurmayalım. Soru sormaya kalkanları da bizden olan mafyaya dövdürelim. Kardeşim bizim 'İleri Demokrasimizi' beğenmiyorsanız gidin Japonya'da İsveç'te yaşayın. Ancak orada yaşayamazsınız. Gün gelir, ülkemizdeki biber gazının tatlı kokusu burnunuzda buram buram tüter(!)

---------------------------------------------------------------------------

ESKİŞEHİR TCDD MESLEK LİSESİ MEZUNLARININ BÜYÜK ACISI

Ankara'da hain saldırıda Eskişehir TCDD Meslek Lisesi mezunu beş kişi yaşamını yitirdi. 1984 mezunu Kasım Otur, 1989 mezunları Bilgen Parlak, Nevzat Sayan, 1995 mezunu Rıdvan Akgül ile 1998 mezunu Yılmaz Elmascan bombalı saldırıda öldüler.

Eskişehir TCDD Meslek Lisesi Mezunları, okul arkadaşlarını yitirmenin büyük acı ve üzüntüsünü yaşadı.

Hain saldırıda ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Yakınlarına ve Eskişehir TCDD Meslek Lisesi mezunlarına baş sağlığı diliyorum…

--------------------------------------------------------------------------------------

FOTO ŞAKA