14 Mayıs milletvekili seçimleri öncesinde Eskişehir’de İYİ Parti içerisinde her ne kadar ufak tefek sorunlar yaşansa da partiye gönül verenler, “Eğer şehirde sevilen, sayılan, partiye kuruluşundan beri hizmet etmiş kişiler arasından aday bulunup çıkarılabilirse iki milletvekili alma ihtimalimiz çok yüksek” diyorlardı.

Ben seçimlerden 5-6 ay öncesine kadar bu ihtimali zor görüyordum.
Millet ittifakını oluşturan partilerin CHP'den sonra en büyük ortağı olan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in gayretini ve çabasını görünce; 'eğer Eskişehir teşkilatı kenetlenir milletvekili sıralamasında ve isimlerinde yanlış yapılmazsa iki milletvekilini zorlar' diye düşünmeye başladım.
Milletvekili sıralamaları belli oldu.
Sıralama ve adaylar parti içerisinde konuşulan isimler olmasa da partiye gönül verenler ister istemez bu tercihleri kabullenmek zorunda kaldılar!
Her ne kadar partinin kuruluşundan beri mücadele eden isimler (Özlem Ayrancı hariç) aday yapılmasa da yaralarına tuz basarak; 'Genel Başkanımız öyle uygun görmüşse bize de çalışmak düşer' diyerek partinin başarısı için çalışmaya başladılar!
Ama nasıl çalışma…
Teşkilatlar 2'ye 3'e parçalanmış.
Odunpazarı, Tepebaşı ilçe yöneticileri ile il teşkilatı sazın farklı tellerine mızrap vurarak.
* * *
Milletvekili adayları ön seçimle belirlenecekti.
Genel Başkan Akşener, ön seçim yapılmadan önce iki isme birinci sıra sözü vermiş. (Bunu her iki isimde dillendirdi)
Birisi spordan sorumlu eski Devlet Bakanı Bahattin Şeker diğeri partinin kurucuları arasında yer alan Ömer İbrahim Sayın.
Daha sonra Meral Hanım, Şeker ve Sayın'a 'ön seçime girin' demiş.
Ön seçimde İbrahim Sayın 4'üncü, Bahattin Şeker ise 5'inci sırada yer aldı.
Her ne kadar ön seçimde Nebi Hatipoğlu birinci sırada çıksa da liste başı Şeker'in olacağı iddia ediliyordu.
Ama iddialar doğru çıkmadı Meral Hanım, ön seçimde ilk üç sırada yer alan isimleri değiştirmedi.
Buna Şeker'de, Sayın'da haklı olarak tepki göstererek adaylıktan çekildiler.
Eskişehir'de iki milletvekili beklentisi yaşanan bu olaylardan sonra bire düştü.
HATİPOĞLU VE AYDIN BİRLİKTE AYRANCI AYRI ÇALIŞTI
Sevgili okurlarım buraya kadar yazdıklarımı az çok biliyorsunuzdur diye tahmin ediyorum.
Ama yine de seçimlerin üzerinden 6 ay geçtiği için hatırlatma yapayım istedim.
Bu yazımı neden yazdığıma gelince.
Daha önceki yazılarımı okuyanlar hatırlayacaktır.
Seçim öncesi eski MHP'li şimdi İYİ Partili olan, karşılaştığımızda selam verip aldığım 5 kişiyle Sıcaksulardaki bir kıraathanede karşılaştık.
Daha doğrusu ben ayakkabımı tamire götürürken onlar beni görmüşler.
'Sadi kardeş bizi görmezden mi geldin?' diye seslendiler.
Gerçekten de görmemiştim.
Masalarına davet ettiler. Bir bardak çay içme süresi içerisinde sohbet ettik.
'Seçimde İYİ Parti kaç milletvekili çıkarır?' Diye sordular.
'İYİ Partililer adaylara sahip çıkar herhangi bir sorun yaşanmazsa ikiyi zorlar' demiştim.
Onlar ise, 'Bir çıkarırsa büyük başarı sayılır' yorumu yaptılar.
Önceki gün seçim öncesi Sıcaksularda çay içtiğimiz 5 kişiden birisiyle Hamamyolu'nda karşılaştık.
'Vaktin varsa oturup bu kez kahve içelim. Önemli bilgiler vereceğim' dedi.
'Önemli bilgiler vereceğim' deyince teklifini kabul ettim.
Başladı anlatmaya.
'Aslında İYİ Parti'nin Eskişehir'den 2 milletvekili çıkarma şansı senin de söylediğin gibi yüksekti. AK Parti'nin bir veya ikinci sıra adayları Eskişehirli değildi. CHP'de de ilk üç sıradaki milletvekili adaylarına tepki vardı. Ancak Meral Hanım çok büyük yanlış yaptı. Listenin başında Bahattin Şeker olsaydı sonuç farklı olurdu. İkinci sıradaki isim Odunpazarı İlçesi kurucu başkanı Özlem Ayrancı Hanıma da çok büyük haksızlık yapıldı. Henüz adaylar belirlenmemişti. İl Başkanı Emine Edizgil'in, Özlem Ayrancı'ya seçim öncesi 'birinci sıra adayımız sensin' dediği iddiaları konuşuldu. Ön seçimde ikinci çıkmasına rağmen Özlem Hanım canla başla çalıştı. Ancak şunu da gördüm. Nebi Bey ile Melih Bey birlikte çalıştılar. Genel Başkanımız kadın olmasına rağmen kadın milletvekili adayı Özlem Hanımı yanlarında görmedim. Hatta köprübaşında bir otele büyük bir afiş asıldı. O afişte Nebi Bey ile Melih Bey'in fotoğrafları vardı. Özlem hanım sanki aday değilmiş gibi yok sayılmış. Zaten milletvekili adayları arasında uyumsuzluk yaşandığı bu afişle belli olmuştu. Odunpazarı ilçe teşkilatı, o teşkilatın kurucu başkanı Özlem Ayrancı'ya hiç sıcak bakmadı. Özlem Hanım Odunpazarı ilçe teşkilatına ziyarete gittiğinde yöneticilerden başkan dahil kimse karşılamadı. Nebi ve Melih Bey ilçelere gittiğinde yanlarında Özlem Hanım yoktu. İl Başkanı Emine Hanım da daha çok Nebi Hatipoğlu ile gezdi. Daha başka olumsuzluklarda var aslında. Onları anlatarak kafanı şişirmek istemem. İşte o kopuk çalışma ve Odunpazarı ilçe teşkilatının Özlem Hanıma sıcak bakmaması İYİ Parti'nin iki milletvekili çıkarmasını engelledi. Bu yaşananlardan Genel Başkan Meral Akşener'in veya genel merkezdeki üst düzey yöneticilerin haberdar olduğunu sanmıyorum. Kendisine Eskişehir'de milletvekili adayları ile parti teşkilatlarının uyum içerisinde seçim çalışmasını sürdürdüklerini anlatıldığını tahmin ediyorum.'
* * *
Anlatılanları dinledikçe seçim öncesi beynime kaydettiğim bilgileri geri sardım.
Haklılık payı yüksek.
Özellikle ilk üç sırada yer alan milletvekili adayları, il ve Odunpazarı ile Tepebaşı ilçe teşkilatları tam bir uyum içerisinde çalışmış olsalardı bir de Meral Akşener 6'lı masadan kalkıp tekrar oturmasaydı İYİ Parti Eskişehir'den iki milletvekili çıkarabilirdi.
Beklenti ikiydi bir milletvekilini ancak çıkarabilecek oy aldı ve birinci sıradaki aday Nebi Hatipoğlu seçilebildi.
Meral Akşener'in TBMM çatısı altında kendisinden çok ciddi çalışmalar yapmasını beklediği Nebi Hatipoğlu da seçimden yaklaşık 6 ay sonra istifa etti.
İYİ Parti'ye gönül verenlerin verdikleri oylar boşa gitti.
Eskişehir'in sorunlarını TBMM'ye taşıyacak artık milletvekili de yok.
Oysa Melih Aydın, Ömer İbrahim Sayın, Bahattin Şeker veya Özlem Ayrancı 14 Mayıs'ta milletvekili seçilmiş olsalardı İYİ Parti'yi dolasıyla Eskişehir'i TBMM'de temsil ediyor olacaklardı.
Meral Hanım bugün Nebi Hatipoğlu'nun istifasından ne kadar üzüntü duysa da nafile.
Son olarak gerek Özlem Ayrancı'nın gerekse Melih Aydın'ın gece gündüz çalışarak partiye kazandırdıkları oylarda heba oldu...
Acaba İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Nebi Hatipoğlu'nu birinci sıraya yazdığı için istifasından sonra pişmanlık duydu mu bilmiyorum.
Duydu ise son pişmanlığın fayda etmediğini herhalde anlamıştır…
* * *

SÜLEYMAN REYHAN GÖREVDEN ALINACAK MI?
Zihni Çalışkan'ın 14 Mayıs seçimleri öncesi milletvekili aday adayı olmak için görevinden istifasıyla boşalan il başkanlığına Süleyman Reyhan atanmıştı.
14 Mart 2023 tarihinden beri il başkanı olarak görev yapan Süleyman Reyhan ve yönetimi döneminde 14 Mayıs'ta yapılan milletvekili genel seçimlerinde üç olan milletvekili sayısı 2'ye düştü.
Bunu bir başarısızlık olarak gören bazı AK Partililer, yerel seçim öncesi partiyi başarıya taşımak adına il başkanı ve yönetimin değişmesi için AK Parti Genel Merkezine istekte bulundukları iddia ediliyor.
AK Parti Genel Merkezine iddia edildiği gibi bir istekte bulunup bulunmadığı konusunda kesin bir bilgiye sahip değilim.
Sadece bu konuda sağda solda konuşulanlar kulağıma geliyor.
Hatta geçtiğimiz günlerde bu iddia bir gazetede gündeme getirilmişti.
DÜNDAR ÜNLÜ İL BAŞKANI OLACAK İDDİASI
AK Parti İl Başkanı Süleyman Reyhan'ın görevden alınacağı iddialarının yanı sıra yerine eski İl Başkanı Dündar Ünlü'nün atanacağı dedikoduları da yüksek tonla dillendirilmeye başlandı.
Geçtiğimiz hafta Tepebaşı İlçe Başkanlığına yapılan yeni atamanın Reyhan'ın da görevden alınma ihtimalinin yüksek olduğunu ileri sürenler var.
Reyhan'ın görevden alınacağı iddialarını AK Parti'nin içerisinde yıllardır mücadele veren iki kişiye sordum.
'Dışarıda konuşulanlar bizim de kulağımıza geliyor. Ancak yerel seçimler yaklaşırken il başkanı ve yönetimin değiştirilmesine ihtimal vermiyorum. Zihni Çalışkan'ın da il başkanlığı görevinden alınacağı konuşuluyordu. Gerçek oldu. Genel Başkanımız Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti Genel Merkez yönetimi teşkilat içerisinde bir rahatsızlık olduğuna kanaat getirirse Süleyman Reyhan'ı görevden alabilir. Bu ilk defa yaşanmayacak. Geçmişte de yaşandı. Koltuklar kimseye baki değil. Genel Merkezin böyle bir tasarrufu olup olmadığını bilmiyorum' dediler.
* * *
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Süleyman Reyhan ve yönetimin 14 ve 28 da yapılan milletvekili genel seçimleri ile cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki gösterdikleri performansı Eskişehir milletvekilleri Ayşen Gürcan ve Fatih Dönmez'e sormuştur diye düşünüyorum.
Onların vereceği veya verdiği olumlu ya da olumsuz görüşe göre karar verecektir.
İddiaların gerçek olup olmayacağını bekleyip göreceğiz...
* * *

FIKRA:

YANMUŞLARI ATMA
Bir zamanlar Temel ile Dursun anaokulu öğretmeniymiş ama okul uluslararası bir anaokulu ve her ülkeden öğrenciler varmış. Okula öğrenciler gelmiş Zenciler Almanlar Fransızlar Türkler vb.
Bir gün okulda yangın çıkmış. Temel aldığı çocuğu dışarı çıkarıyor. Bakıyor, 'biz böyle yaparsak çocukların çoğu ölür' diyor.
Dursun'a;
- 'Dursun sen çocukları camdan at, ben de tutayım' diyor.
Temel aşağı iniyor
Fransız atılıyor tutuyor.
Alman atılıyor tutuyor
Türk atılıyor tutuyor
Zenci atılıyor Temel tutmuyor.
Dursun kızıyor;
- 'Uşağım niye tutmaysun la!'
Temel de diyor ki; 'Yanmışları atma zaman kaybetmeyelum da!'.
* * *