Frigler, 'Tymbris' derlermiş…

Aksu Dağı'nın kuzey yamacından inen Bayatçık Deresi ile Murat Dağı'nın kuzey yamacından inen Kızıltaş Suyu'nun birleşmesiyle doğuyor…

448 kilometre..

Kütahya Ovası'ndan geçip Eskişehir'e, buradan da Yassıhöyük civarında sakarya Nehri'ne karışıyor…

2000'li yıllara gelene kadar, dünyanın en kirli akarsularından biriydi…

Böyle bir sıfata sahip olması Porsuk'un değil, bizlerin suçuydu…

Hem Kütahyalıların, hem de Eskişehirlilerin…

Yılmaz Büyükerşen'in Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı olmasından hemen sonra başladığı ilk projelerden biriydi, Porsuk Islah Projesi…

2000'li yılların başından itibaren Porsuk'un yıllarca süren makus talihi değişiyor, Eskişehirliler suyun ne kadar büyük ve hayati bir değere sahip olduğunu yeniden keşfediyor ya da yeniden öğreniyorlardı…

Dibindeki balçık temizlendi…

Çevresinde yeşil bir bant yaratılıp, yan duvarları güçlendirildi…

Üzerinde bot ve gondol seferleri yapılmaya başlandı…

Velhasıl kelam,

Tüm Eskişehirlilerin bildiği bir süreç sonunda bugünkü haline geldi…

Sarısu ve sulama kanallarıyla birlikte şehrin içinde bir çok noktadan geçen Porsuk, şehre renk ve hayat vermeye devam ediyor…

***

Bugün Eskişehirlilerin çok büyük bir kısmı, özellikle de Porsuk'uneski halini hatırlayanlar, değerini biliyorlar…

Ne yazık ki Eskişehirli de olsa,

Porsuk'un eski halini çok iyi hatırlıyor olsa da,

Bazıları, çevreye karşı duyarsızlıklarını Porsuk'a da yansıtıyorlar…

Bunların bir kısmını (onaylamasak da) anlamak nispeten mümkün…

Ama benim anlamadığım,

Özellikle üniversite öğrencilerinin ve Eskişehir gençliğinin, eğlenmek için kendilerine ayırdıkları zamanın büyük bir kısmını geçirdikleri Adalar ve civarındayken Porsuk'a çok da şefkatli davranmamaları…

Porsuk'un her iki yakasında oluşturulan yeşil alanlarda eğlenceli zaman geçirdikten sonra, yiyip içtikleri şeylerin kabuklarını, ambalajlarını, çöplerini öylece bırakıp gitmeleri…

Bazılarının da bırakıp gitmeyi bir kenara bırakın, bizzat kendi elleriyle suya atmaları…

Bunu anlamak gerçekten hiç kolay değil…

Ama yapılıyor işte…

***

Bugün manşette de gördük…

Kuşadası'ndan,

Lefkoşe'den belediye başkanları gelip incelemelerde bulunuyorlar…

Bu iki belediye başkanını, birkaç gün içinde geldikleri için anıyoruz, yoksa hepsini saymaya kalksak…

Bunun yanında Bolu Belediyesi,

Türkiye'de ilk ve tek olan Kentpark'taki yapay plajın aynısını yapmak için kolları sıvamış durumda…

Ama aynı Porsuk üzerinde gondolda ya da köprünün üzerinde evlenme teklifi yapmak giderek moda haline geliyor…

Güller dökülüyor, konfetiler patlatılıyor, afişler asılıyor…

Teklif kabul ediliyor, dünyalar onların oluyor ve sonrasında her şey öylece bırakılıp gidiliyor…

İnsanlara mutluluk ve hiç ölmeyecek anılar veren Porsuk, kalbine bırakılan çerçöp arasında sessizce çekip gidiyor…

***

Yapmayın, etmeyin…

Porsuk böyle davranılmayı hiç hak etmiyor…