Eskişehir’de artık gelenek oldu! Özellikle seçim dönemlerinde yapıyorlar… Hedefleri Büyükşehir Belediyesi…
Dolaysıyla da ESKİ...
31 Mart Mahalli İdareler Seçimine 32 gün kala Eskişehir’de özellikle son günlerde sık sık gündeme gelen su konusunda yapılan tartışmalara bir yenisi daha eklendi…
Birileri sosyal medyada sahte “Alo Kalabak tanıtım Broşürleri” yayınlayarak sözde Büyükşehir Belediyesini dolaylı olarak da CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ayşe Ünlüce’yi yıpratma yarışına girmişler.
Geçtiğimiz yıllarda seçim öncesi ve sonrasında da Kalabak Su Damacanalarının içine yerleştirdikleri çeşitli cisimlerle söz konusu damacanaları sokak sokak dolaştırmışlardı...
Bugünlerde de hem Kalabak hem de evlerde musluklardan akan suyun “içme ve kullanma şartlarını taşımıyor” diyerek sözde Eskişehirlilerin kafasını bulandırmaya çalışıyorlar...
Neymiş efendim;
“Musluklardan akan suyu bırakın içmeyi, yemek bile yapılmaz. Piyasada satılan su arıtma cihazlarında arıtılmış dahi olsa kullanılması sakıncalı” diyorlar.
* * *
Bu dedikoduyu yapanlara soruyorum.
Özellikle seçim dönemi olduğu için siyasetçiler STK, kurum ve kuruluşları ziyaret ediyorsunuz.
Nezaketen çay-kahve ikram ediliyor…
İkram edilen çay-kahveler Büyükşehir Belediyesi ESKİ Genel Müdürlüğünün şehir şebekesine verdiği sudan yapılıyor…
Bunları da içiyorsunuz.
Zehirlendiniz mi?
Keza çay ocakları, kafeler, lokantalar, lüks restoranlar bile şehir şebeke suyu kullanıyorlar.
Yıllardır kullanılan şebeke suyundan zarar gören tek bir fert dahi olmadı...
* * *
Son günlerde en çok eleştirilen şebeke suyu hakkında ESKİ tarafından bir açıklama yapılmıştı...
O açıklamanın özeti şöyle:
"Spekülasyonlara itibar etmeyin"
“Kıymetli abonemiz, musluktan akan suyumuz Valiliğe bağlı Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığı tarafından sürekli kontrol edilmektedir. İçilebilir, meyve ve sebze yıkanabilir, yemekte kullanılabilir. Son günlerde aksi yönde yapılan spekülasyonlara lütfen itibar etmeyiniz.”
* * *
Halk Sağlığı Laboratuvarı Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı kurum değil…
Devletin resmi kurumu…
Şehir şebekesinden konutlara, işyerlerine verilen su iddia edildiği gibi sağlıksız ise neden kullanıma izin veriliyor?
Birilerinin içme ve kullanma suyu ile yapmış oldukları iddialarını Valiliğe bağlı Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığının yapmış olduğu kontrollerde verdiği olumlu raporlar bu çirkin iddiaları çürütüyor...
Buna rağmen bazı çevreler hala bozuk plak gibi aynı teraneleri gündeme getirmekten vazgeçmiyorlar...
* * *
Büyükşehir Belediyesinin 25 yıldır başkanlığını yapan Yılmaz Büyükerşen’i ve CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olan Ayşe Ünlüce’yi anlaşılan tuş edemeyeceklerini öğrenmiş olacaklar ki, sahte broşürler dağıtarak bu şekilde sandıktan zaferle çıkacaklarını sanıyorlarsa yanıldıklarını er geç anlayacaklardır...
* * *
“Sesinizi çıkarmayın elinizdekileri de kaybedersiniz”
TOKİ'nin Eskişehir’de inşa ettiği konutlarının hak sahipleri, yaşadıkları mağduriyetin giderilmesi amacıyla hak arayışındalar…
Sokaklara çıkarak seslerini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na ve TOKİ Başkanlığına duyurmaya çalışıyorlar…
Ne duyan var ne de ses veren…
TOKİ mağdurlarının bu haklı seslerini duymamak için adeta kulaklarına tıpa takmışlar!
* * *
Peki ne istiyor bu TOKİ mağdurları?
Neden sokağa çıktılar avaz avaz bağırıyorlar?
Yalnızca kendilerine verilen sözlerin tutulmasını istiyorlar…
İşte o talepleri:
“Biz isimlerimizin ardına eklenen TOKİ mağdurları sıfatı ile aylardır derdimizi anlatmaya, haklarımızı savunmaya çalıştık. Gayet insani bir hak olan barınma hakkımızı kaybetmemek için çözümler aradık. Çünkü biliyoruz ki şartlar değişmediği sürece, elimizden alınan haklar bize geri verilmediği sürece yüzlercemiz bu evleri alamayacak ve 5 yıldır hayalini kurduğu evlerden vazgeçmek zorunda kalacağız. Tamda bu sebepten Eskişehir'de elimizden geldiğince her kapıyı çaldık, herkesten çözüm için adımlar bekledik. Ama gördük ki ne bu şehrin mevcut yöneticileri nede yönetimine aday olan bazı isimler bizi yok saydı. Araf suresinde dediği gibi gözleri var ama görmediler, kulakları var ama duymadılar.
“beni seçin işinizi çözeyim sözlerine maruz kaldık”
Biz en başından beri sadece bize verilen sözlerin tutulmasını istiyoruz, hibe istemiyoruz diye anlattıkça beni seçin işinizi çözeyim sözlerine maruz kaldık. Hakkımız olanı almak için oy vermek zorundaymışız gibi. Sesinizi çıkarmayın elinizdekileri de kaybedersiniz tehditlerine maruz kaldık, sanki suç işliyor ya da hakkımız olmayan bir şeyi istiyormuşuz gibi. Almazsanız almayın evleri alacak sırada binlerce bekleyen var diye azarlandık, sanki ceplerinden bize ev hibe ediyorlarmış gibi. Dolayısıyla bizim artık burada söyleyecek sözlerimiz tükendi.”
* * *
TOKİ mağdurlarının yukarıda yazılan iddialarını kimin söylediğini bilmiyorum…
Kendileri de isim vermiyorlar ama adres gösteriyorlar.
O adresin neresi olduğunu herhalde yazmama gerek yok…
Siz anlamışsınızdır…
Seçim öncesi TOKİ mağdurlarına şayet o ifadeler kullanıldıysa herhalde onlarda şüphesiz sandıkta gereğini yapacaklardır…
* * *
FESİH BİNGÖL, HATİPOĞLU’NU TV’YE DAVET ETTİ
Saadet Partisi Büyükşehir Belediye Başkan adayı Fesih Bingöl ile ayaküstü yaptığımız sohbeti pazartesi günkü köşemde yazmıştım...
Okumayanlar Sonhaber Gazetesi’nin internet sitesine girip okuyabilirler…
Bingöl, cumartesi günü yaptığımız sohbette şunu iddia etti…
“AK Parti’nin Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nebi Hatipoğlu benim geçmiş yıllarda ve bugünlerde gündeme getirdiğim Eskişehir’deki su, kentsel dönüşüm ve trafik sorunu ve çözüm yolları projemi kendi projesi gibi anlatıyor”.
Hatta cebinden çıkardığı broşürü gösterdi…
Vedalaşırken, “Sadi Bey köşenizde yazar mısınız bilemem ama Sayın Nebi Hatipoğlu ile karşılıklı TV programı yapmak isterim. Eğer katılırsa yanlış olarak bilgilendirildiği konularda doğrularını anlatırım. Kendisi de doğru bilgilenmiş olur” dedi…
Fesih Bingöl’ün bu çağrısına Sayın Hatipoğlu ne der bilemem…
Ama şu bir gerçek ki; bu program hangi kanalda yayınlanırsa yayınlansın o kanalın Eskişehir’de izlenme rekoru kıracağına eminim...