Tim Robbins ve Morgan Freeman'ın başrolünü oynadıkları ölümsüz bir yapıt olan Esaretin Bedeli'nde bir sahne vardır. Andy (Tim Robbins):
'Dünyada taştan olmayan ve kimsenin senden alamayacağı bazı şeyler vardır. İçinden alamayacakları .. ve dokunamayacakları .. bazı şeyler .. asla dokunamazlar' der. Red(Freeman) :
'ne hakkında?' Andy
'umut !' Red,
'Umut (...) sana bir şey söyleyeyim. Umut tehlikelidir. umut bir insanı deli edebilir. İçerde bu fikir iyi değildir. buna alışsan iyi olur. '
NİYE KAYBEDECEKSİN?
Ülkemizde mevcut iktidar ile aynı görüşte olmayan, yurdumuzun iyi idare edilmediğini savunan, muhalif düşünen, vatanın geleceği konusunda büyük kaygı taşıyanlar oldukça mutsuz ve biraz da umutsuzdu. Stephen Hawking'in ünlü sözünde olduğu gibi;
'Hayat varsa, umut da vardır.' Bence bu zor günlerde kimse umudunu kaybetmemeli. Babanı, anneni, eşini, çocuğunu, torununu, Cumhuriyeti'ni, bayrağını, Büyük Önder'ini, vatanını, şehrini, köyünü, sokağını, evini seviyorsan umudunu niye kaybedeceksin ki?..
TEK VÜCUT OLDU
İstanbul seçimlerini Ekrem İmamoğlu'nun kazanmasıyla bu umutsuzluk ortamı bir nebze azalmıştı. YSK'nın
'İstanbul seçimlerini iptal edip, yeniden yapılması kararı' bile yeni umutsuzluklar getirmedi. Tam tersine
'alınan bu haksız karar insanları gelecek adına daha da' umutlandırdı. Daha da birleştirdi. Ülkemizde
'değişik siyasi ve hayat görüşünde olan insanlar' İstanbul'da yaşanan
'haksızlığa karşı tek vücut' oldu. Bunların tek isteği
'gücü elinde bulunduranların hukuk kurallarını çiğneyerek' ülkeyi yönetmemesiydi. Adaletin olmasından yana olan,
'vicdan sahibi tüm insanların bu birlikteliği Türkiye'de artık her şeyin çok güzel olacağı umudunu' herkese aşıladı.
DAHA SIKI SARILMALIYIZ
Ülkenin şu sıkıntılı ve zor günlerinde sevdiğimiz değerlere bugün, her günden daha sıkı sarılmalıyız. Büyük Şair Nazım Hikmet dizelerinde;
'Umut, binbir ayaklı/ Umut, güneşte saklı /Umut, edenler haklı, /Umut, insanın hakkı.!' diyor.
Bizlere yılgınlık haram…
İnadına Umut!
İnadına Umut!
**
NOSTALJİ
2002'NİN DEVE DİŞİ ADAYLARI
17 yıl önce 2002 Ekim ayı. Mimarlar Odası Eskişehir Şubesi, 3 Kasım 2002 seçimlerinde siyasi partilerin 1.sıra milletvekili adaylarını
'projelerini kamuoyuna açıklamaları ve tartışmaları' için buluşturdu.
YILDIZLAR TOPLULUĞU
Toplantıya yedi siyasi partinin birinci sıra milletvekili adayları katıldı. Ancak tarihi fotoğrafta görüldüğü gibi
'o tarihteki kentimizin milletvekili adayları yıldızlar topluluğu' gibiydi. Bu Eskişehir'de milletvekili adaylarının buluşup, tartıştığı son programlardan biriydi. Çünkü 3 Kasım 2002'de iktidar olan
'AK Parti 17 yıllık süreçte adaylarının diğer adaylarla tartışma programlarına katılmalarına' izin vermedi. Bir yıl önce (2001) kurulmuş AK Parti'nin Genel Başkan Yardımcısı Murat Mercan 1. Sıra Eskişehir Milletvekili adayı idi. Yıllarca
'Petrol-İş Genel Başkanlığı ve CHP Genel Başkan Yardımcılığı' yapan Cevdet Selvi CHP'nin birinci sırasındaydı. 1991'den itibaren üç dönem üst üste milletvekili seçilen
'eski Devlet Bakanı İbrahim Yaşar Dedelek' Anavatan Partisi 1. sıra adayı idi. Dedelek aday olduğunda Anavatan Partisi'nin TBMM'de Grup Başkanvekiliği görevini yürütüyordu.
BÖYLE GÜÇLÜ İSİMLER
BİR DAHA YARIŞMADI
Türk Dünyasının sevdiği ve takdir ettiği isim olan
'eski Kültür ve Turizm Bakanı Namık Kemal Zeybek'te MHP'nin Eskişehir'deki birinci sıra adayı oldu. Eski
'Tarım Bakanı Mahmut Erdir', o tarihlerde İsmail Cem'in Genel Başkanlığını yaptığı Yeni Türkiye Partisi'nin (YTP) 1. sıra adayı idi. Yıllarca
'Kültür ve Turizm Bakanlığında Müsteşar olarak görev yapan' Emin Nedim Öztürk'te DYP'nin ilk sırasındaydı. Tarihi fotoğrafta Saadet Partisi 1.sıra adayı İbrahim Atıcı'da yer alıyor. Atıcı da o tarihlerde
'partinin Genel İdare Kurulu' üyesiydi. Toplantıya Cem Uzan'ın Genel Başkanlığını yaptığı Genç Parti 1. sıra adayı Nihat Eldem ile DSP 1. Sıra milletvekili adayı Necati Albay katılmadı. Tarihi fotoğrafta
'üç eski bakan, iki genel başkan yardımcısı, bir genel idare kurulu üyesi, bir müsteşar' yer alıyor. Geçen 17 yıllık süreçte böyle deve dişi gibi isimlerin yarıştığı bir başka seçim olmadı.
MERCAN VE SELVİ KAZANDI
AK Parti 2002 genel seçimlerinde Eskişehir'de 119 bin 410 (%29) oy aldı. CHP ise 91 bin 113 oy (%22) aldı. DYP 56 bin 673 (%14), Cem Uzan'ın Genç Partisi 46 bin 122 oy (%11) topladı. Eskişehir'de seçim barajını geçen DYP ve Genç Parti Türkiye genelinde baraj altı kaldı. DYP 1. sıra adayı Emin Nedim Öztürk ve Genç Parti 1. sıra adayı Nihat Eldem milletvekili seçilecek oyu almalarına rağmen ülke barajına takılarak, milletvekili olamadılar. MHP bu seçimlerde hem ülke hem Eskişehir barajını aşamadı. 6 milletvekilliğini AK Parti ve CHP üçer üçer paylaştı. Murat Mercan, Muharrem Tozçöken, Fahri Keskin AK Parti'den milletvekilleri olurken, CHP'nin vekilleri Cevdet Selvi, Vedat Yücesan ve Mehmet Ali Arıkan'dan oluştu. AK Parti Türkiye geneline göre Eskişehir'de %5 puan az oy aldı. CHP ise Eskişehir'de ülke geneline göre yaklaşık %3 daha fazla oy alma başarısı gösterdi.
**
FOTO ŞAKA
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: Cumhurbaşkanı 'Bin Ali' deyince biniyor, 'İn Ali' deyince iniyorsun. Ama bizim oylarımız olmasaydı İstanbul seçimleri iptal edilmezdi. Şimdi işsiz Meclis Başkanı olarak geziyordun.
TBMM Başkanı Binali Yıldırım: Devlet Bey, MHP'liler bana oy verdi ise, AK Partililerin oyu nerede? Bizimkiler bana oy vermişse sizin oy nerede? Matematik dersine Bedenci girmiş gibi bu problemi çözemiyorum.
**
SES GEÇİRMEZ KABİNDE MÜZİK KEYFİ
Yıl 1955. 64 yıl önce Londra. Müzik severler ses geçirmez kabinlerde beğendikleri albümleri plaktan çalarak dinliyor.
**
ANNENİN GURURU
2 anne birbirlerine çocuklarını methediyorlarmış. 'Benim oğlum bir melek' demiş birincisi, 'Çok çalışkandır, sigara içmez, 2 yıldır bir kadına elini bile sürmedi.' Diğeri 'Ay ay ay benim oğlum daha melek' demiş, 'Bırak dokunmayı tam 4 senedir gözleri bir kadın görmedi. Bir damla alkol koymadı ağzına.' İlk anne, 'Oooo, oğlunuzla gurur duyuyor olmalısınız' demiş. 'Tabii ki' demiş diğeri gözleri ışıldayarak, 'Önümüzdeki ay koğuştaki arkadaşlarıyla bir parti düzenleyeceğiz. 4 yıllık hücre hapsi bitiyor bir tanemin.'