Eskişehir'de oynanan Türkiye-Ermenistan arasındaki milli maçta yaşanılan bilet sorunu ve biletlerin odalara verilmesi, odalar aracılığı ile satılması Eskişehir'in en önemli gündem maddesi oldu.
Hatta Eskişehirli futbolseverler maç bileti bulabilmek için TFF'yi bile ararken odaların bilet satması yanlıştı.
Sanayi Odası, Ticaret Odası ve Esnaf Odaları Birliği TFF'den'ücreti karşılığında sizden 250-500 adet bilet rica ediyoruz' diye istekte bulunup bu biletleri üyelerine sattılar.
Esnaf Odaları Birliği de odaların üye sayılarını dikkate alarak, hiçbir oda ayrımı yapmadan, 'Sizlere şu kadar bilet vereceğiz. İki gün içerisinde satamadığınız biletleri iade edin. Daha fazla miktarda talep eden odalara dağıtalım' deseydi bugünkü gibi sorun yaşamazdı.
ESO VE ETO'DA NEDEN TARTIŞMA YOK?
Sanayi Odası ile Ticaret Odası da TFF'den temin ettiği biletleri üyelerine sattı. Ama bir tek kişi bile çıkıp iki odayı veya odaların başkanlarını eleştirmedi.
Onlar nasıl sorunsuz bir şekilde bilet satışını gerçekleştirmişlerse Esnaf Odaları Birliği de örnek almalı. Bir daha Eskişehir'de milli maç olduğunda oda başkanlarının eleştirilerine maruz kalmamak adına.
'ÜCRETSİZ BİLETLERİN ÜCRETLİ SATILMASINI
TFF GENEL SEKRETERİ BALTACI'YA SORUN'
Bir başka tartışma maddesi ise maç biletlerinin üzerinde 'ücretsiz, sıfır bedel' olarak yazmasına rağmen parayla satılması.
Sadece Esnaf Odaları Birliği değil Sanayi Odası da Ticaret Odası da biletleri yanında milli takım forması ile birlikte parayla sattılar.
Biletlerin üzerinde 'bedeli 0' yazmasına rağmen neden parayla satıldığını araştırdım.
'Biletler ücretsiz. Biletle birlikte verilen Milli Takım Formasının bedeli alındı' dendi.
Esnaf Odaları Birliği Başkanı Ekrem Birsen'e 'ücretsiz biletleri neden 500 TL'ye sattınız' diye sorulunca, 'biletlerin üzerinde sıfır bedel yazması nedeniyle tarafımıza gelen biletlerin bedelsiz alınıp parayla satıldığı iddiaları bizleri zan altında bırakmış olup, bu ve diğer konularda ayrıntılı bilginin Futbol Federasyonu Genel Sekreteri Mustafa Baltacı'nın aranarak bilgi alınmasını ve bilgi kirliliği ile dedikoduların ortadan kaldırılmasının daha doğru olacağını belirtiyorum' demiş.
Federasyon Genel Sekreterine sade bir vatandaş nasıl ulaşacak?
Sıradan bir vatandaşın telefonuna cevap verir mi?
Zan altında kalmamak için, 'Futbol Federasyonu Genel Sekreteri Mustafa Baltacı bize biletleri forma ile 500 TL'ye satmamızı istedi. Bizde istenilen ücretle sattık. Bu satıştan odamızın kasasına giren beş kuruş dahi yok' diye yanıt verseydi daha doğru olurdu.
'TFF İSTEDİĞİMİZ SAYIDA BİLET VERMEDİ'
İki gündür Eskişehir'in gündemini işgal eden 'Milli Maç bilet satışı' ile ilgili kendisi ve Esnaf Odaları Birliğinin kamuoyunda tartışılması ile ilgili yaptığı basın toplantısında, Birlik Başkanı Ekrem Birsen, Berberler ve Kuaförler Odası'nın talep ettikleri biletlerin karşılanamamasının nedenini TFF'nin istenilen sayıda bilet göndermemesinden kaynaklandığını söyledi.
Birsen'in açıklaması şöyle:'08 Eylül 2023 tarihinde Eskişehir'de oynanan Türkiye-Ermenistan milli maçı biletleri ile ilgili olarak, Türkiye Futbol Federasyonu yetkilileri tarafından kurumumuza bağlı oda üyelerine satılmak üzere 500 Tl'lik avantajlı bir fiyattan sınırlı miktarda milli maç bileti ve forma kontenjanı ayrıldığı, 1000 adet bilet ve formanın gönderileceği bildirilmiştir.Durum ilgilenen oda başkanlarımıza bildirilmiş ve makul düzeyde gelen talepler toplanmıştır. Ancak Berberler ve Kuaförler Odası Başkanlığı tarafından durum sosyal medya kanalları ve diğer iletişim yollarıyla tüm Eskişehir halkına ilan edilmiş ve dolayısıyla odaya gelen yüksek miktardaki talebin tamamı oda tarafından kabul edilmiştir. Bu nedenle diğer tüm odalarımızdan gelen taleplerin toplamından fazla bir talepte bulunan Berberler ve Kuaförler Odasının talep ettiği bilet ve forma miktarının tamamı Türkiye Futbol Federasyonu tarafından karşılanamamıştır. Çözüm üretmeye çalışan federasyon yetkilileri ve birliğimiz oda üyelerini mağdur etmemek için talep edilen miktarın çoğunu mevcutları dahilinden göndermişlerdir. Berberler kuaförler odası Başkanı Gürdal Sarıkaya üyelerinin dışında da talep toplayarak hem bizleri hem de diğer odaların taleplerinin karşılanmasını zora sokmuştur. Berberler ve Kuaförler Odasının birliğe ayrılan 1000 biletin %41 ini vererek üyelerinin mağdur olmaması için büyük gayret göstermemize rağmen yönetim kurulu üyesi olduğu birliği, beni ve diğer oda başkanlarımızı zan altında bırakmaya kalkmasını kendisine yakıştıramıyoruz.
'Birlik Disiplin Kuruluna Vereceğiz'
Oda üyeleri dışındaki kişilerden talep kabul ederek oda üyelerinin mağduriyetine neden olan Berberler ve Kuaförler Odası Başkanı'nın yaptığı talihsiz açıklamasını doğru bulmadığının altını çizen Birsen, mağduriyet yaşayan tüm esnafların affına sığındıklarını belirtti. Ne Esnaf ve Sanatkarlar Odası'nın ne de birliğin bir suçu olmadığını yineleyen Birsen, kamuoyunda tüm arkadaşlarını zan altında bıraktığı için Berberler Kuaförler Odası Başkanı Gürdal Sarıkaya'yı birliğin disiplin kuruluna vereceğiz.'
* * *
Esnaf Odaları Birliği Başkanı Ekrem Birsen, herhalde gereken dersi almıştır.
Bir daha Eskişehir'de milli maç olduğunda her odaya belirli sayıda bilet ayırarak 'iki gün içerisinde satılmayan biletleri iade edin. Bizde daha fazla bilet talep eden odalara verelim' diyerek eleştirilerle karşı karşıya kalmaz.
* * *

'YILMAZ BÜYÜKERŞEN'İ ADAY YAPMAYACAKLAR'
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun en sevdiği belediye başkanları arasında başlarda yer aldığını sanıyorduk.
'Sanıyorduk' diyorum.
Çünkü, Kılıçdaroğlu her Eskişehir'e geldiğinde Büyükerşen'e övgüler yağdırıyordu.
'Yılmaz Hocam' diyerek şehrimize yaptığı hizmetleri överek kendisine teşekkür ediyordu.
Köy Enstitüleri Mezunları Derneğinin Eskişehir Şubesi tarafından düzenlenen toplantıda, 'Yılmaz Hocam Eskişehir sana emanet' diyerek Eskişehir'i Yılmaz Büyükerşen'e emanet etmişti.
14 ve 28 Mayıs seçimlerinin kaybedilmesinden sonra CHP içerisinde 'değişim' diyenler Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı bayrak açarken, Yılmaz Büyükerşen 'değişim' isteyenleri eleştirerek destek vermişti.
'İMAMOĞLU İLE BÜYÜKERŞEN'İ İSTEMİYORLAR'
Gazeteci Fatih Altaylı, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in adaylığıyla ilgili CHP içinde konuşulan bazı iddiaları gündeme getirdi.
Altaylı, 'İki kişiyi aday yapmak istemediklerini biliyorum. Bir tanesi Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen diğeri İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'diye iddiada bulundu.
Altaylı, şunları söyledi:'Kemal Kılıçdaroğlu hepimizi aptal yerine koymaya devam ediyor. Kendisine güveniyorsa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olsun. Çünkü Ekrem İmamoğlu'nu aday yapmamak için 40 takla atıyorlar. İki kişiyi aday yapmak istemediklerini biliyorum. Bir tanesi Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen diğeri İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu. Çok uzun zamandır Eskişehir'de çok kıymetli hizmetler yapan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanını aday yapmayacaklar. Ben bunu biliyorum. Yok yaşı var diyecek. Yok başka bir şey diyecek. Parti içerisinde bunların konuşulduğunu duyuyoruz.'
* * *
Aday yapılır veya yapılmaz.
Takdir elbette ki genel başkan ve genel merkez yöneticilerinin.
Yılmaz Büyükerşen 5 dönem üst üste seçilen ve Türkiye'de CHP'nin Anadolu'da yüzünü güldüren belediye başkanı.
Eskişehir'e yaptığı hizmetler bırakın Eskişehir'i, Türkiye'yi Avrupa da bile konuşuluyor.
Eskişehir'in eski yüzünü yenileyen bir marka isim.
Fatih Altaylı'nın iddiası doğru ise bunu Kemal Kılıçdaroğlu, Yılmaz Büyükerşen'i Ankara'ya davet ederek, 'Hocam Eskişehir'e yaptığınız hizmetlerden ve CHP'nin Anadolu'da yüzünü güldürdüğünüz için size şükran borçluyuz. 5 dönem üst üste seçim kazandınız. Yoruldunuz. Sizin sağlığınız bizim için önemli. Sizi dinlendirmeyi düşünüyoruz' deseydi Yılmaz Hoca da saygı duyardı.
İddiaya göre yaşı tartışılıyormuş.
Peki Kemal Kılıçdaroğlu kaç yaşında.
Yılmaz Büyükerşen yaşı gereği dinlenmesi gerekiyorsa Kemal Kılıçdaroğlu'da yaşı gereği genel başkanlığı bırakmalı. Torunlarıyla vakit geçirmeli.
* * *

DERS VEREN HİKAYE:

önemli olan
Hazır olun ya da olmayın, bir gün sona geleceksiniz.
O gün geldiğinde zenginliğiniz, hıncınız, kininiz, öfkeleriniz, hayal kırıklarınız, umutlarınız, tutkularınız, planlarınız ve yapmak istediklerinizin hiçbir önemi kalmayacak.
Öyleyse önemli olan nedir?
Yaşadığımız günlerin değeri neyle ölçülür?
Önemli olanne aldığınız değil ne verdiğinizdir.
Önemli olan, öğrendikleriniz değil, öğrettiklerinizdir…
Önemli olan, doğruluk, dürüstlük, merhamet, fedakarlık ve cesaretle atmış olduğumuz her adımla, başka yaşamları zenginleştirmiş olmanızdır…
Önemli olan, yetenekleriniz değil, karakterinizdir.
Önemli olan, diğer insanları yüreklendiren, onların sizi takip etmesini sağlayan örnek bir insan olmaktır.
Önemli olan, kaç kişi tanıdığınız değil, siz gittiğinizde ebedi bir yoksunluk hissedecek olan insanların sayısıdır.
Önemli olan, hatıralarınız değil, sizi sevenlerin kalbinde yaşayacak olan hatıralarınızdır.
Önemli olan, ne kadar uzun süre hatırlanacağınız değil, kimler tarafından ne şekilde hatırlanacağınızdır.
* * *

FIKRA:
Avukat Temel
Temel şehrin en gözde semtinde büro tutmuş ve kapısına 'Avukat Temel' yazılı bir tabela astırmış. Yeni bürosunda ilk sabah otururken kapısı çalmış ve sekretere:
-'Kapıyı aç kızım' demiş. Sekreter kapıyı açıp büroya gelen adamı Temel'in odasına soktuğu anda Temel hemen telefona sarılmış konuşmaya başlamış:
- 'O iş tamam beyim. Benumaldığum davada kötü bir netice çıkmaz, tabi hemen çıkarıruz İdris'i da ben kurtarmıştım Dursun'u da. Siz hiç merak etmeyun. Ankara'da çok tanıduk var.'
Konuşma bu şekilde birkaç dakika daha devam ettikten sonra Temel sekreterin odaya getirdiği adama:
- 'Aman efendum kusura bakmayun ama görüyorsunuz ki işler çok yoğun sizin ne davanuz vardı?'demiş.
Adam:
- 'Hiiç. Benim davam filan yok ben telefonunuzu bağlamaya gelmiştim'.
* * *