Eskişehir depreme ne kadar hazırlıklı? Bu konuda ne gibi önlemler alındı?

Eskişehir depreme ne kadar hazırlıklı? Bu konuda ne gibi önlemler alındı? Kurum ve kuruluşlar arasında koordine sağlandı mı? Olası bir depremde evi yıkılan insanlar nerelerde barındırılacak? Nerelere çadır kurulacak? Çadır kurulacak yerlerin alt yapıları hazır mı? 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli depremde yaşanan sıkıntılardan gereken ders alındı mı?
Bu soruları çoğaltabiliriz.
* * *
Eskişehir deprem bölgesi.
1956 yılında yaşanan Çukurhisar merkezli depremin üzerinden 67 yıl geçti. Uzmanlar Eskişehir merkezli depremin tekrarlama takvimine yaklaşıldığı konusunda sürekli uyarıyorlar.
6 Şubat tarihinde meydana gelen ve 11 ilde büyük yıkımlara neden olan depremin ardından Eskişehir de yaşayan vatandaşların deprem endişesi sürüyor
Yine deprem uzmanları ve yer altı bilimciler özellikle 6 Şubat öncesi Hatay'da deprem olma ihtimalinin yüksek olduğunu sık sık uyarmışlardı.
Bilim Akademisi Kurucu Üyesi ve Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın deprem süresinin dolduğunu belirterek, 'Malatya fayının ve Ovacık fayının durumu ortada. Bu iki fay da Tunceli'ye 100 kilometrenin altında yakın. Bu fayın hareketi Tunceli'yi ciddi bir şekilde etkiler. Kuzeyinizde Kuzey Anadolu fayı var. Dünyanın en etkin, en sıkıntılı en aktif faylarından biri. Bütün depremleri etkileyen Türkiye'de isim yapmış depremleri oluşturan fay' diyerek uyardı.
ESKİŞEHİR'DE 6.4 İLE 7 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM OLABİLİR
Jeoloji Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Can Ayday, OSB Başkanı Nadir Küpeli'nin Eskişehir'in, 'Depreme karşı güvenli liman' olarak yaptığı açıklamasına yanıt vererek, 'Sayın Küpeli Eskişehir'in deprem riski bakımından da ikinci kategoride yer aldığını söylemektedir. Sayın Küpeli'nin Deprem Riski olarak belirttiği tanım Deprem Tehlike kategorisidir. 2019 yılında yeni Sayısal Deprem Tehlike Haritaları AFAD tarafından yürürlüğe girdi. Artık Eskişehir için Deprem Tehlikesi 2. Kategoride demek pek doğru değil' dedi.
Ayday, OSB Başkanı Küpeli'nin 'Depreme karşı güvenli yer arayan şirketlerin tercihi Eskişehir' başlığı ile ilgili açıklamasında, 'İstanbul depreminin etkilerinden uzaklaşmak isteyen şirketlerin Eskişehir'i tercih ediyorlar. İstanbul depreminin etkisinden uzaklaşmak için güvenli liman olarak gördükleri Eskişehir'e gelmeye başladılar. Şirketler önemli birimlerinden başlayarak operasyonları şehrimize taşıyorlar. Bunun önümüzdeki aylarda daha da hızlanmasını bekliyoruz' sözlerine de şu yanıtı verdi:
'Sayın Küpeli bir alt paragrafta ise, Eskişehir'in deprem riski bakımından da ikinci kategoride yer aldığını söylemektedir. Sayın Küpeli'nin Deprem Riski olarak belirttiği tanım Deprem Tehlike kategorisidir. 2019 yılında yeni Sayısal Deprem Tehlike Haritaları AFAD tarafından yürürlüğe girmiştir. Artık Eskişehir için Deprem Tehlikesi 2. Kategoride demek pek doğru değildir. Sayın Küpeli'nin söylemlerinden Eskişehir'in Deprem bakımından tehlikesiz bir yerde olduğu önemle vurgulanmaktadır. Bu doğru değil.

Eskişehir Bölgesi'nin üretebileceği deprem büyüklüğü 6.4 civarındadır. Buna ek olarak, yine Eskişehir'in kuzeyinde Kuzey Anadolu Fayı Eskişehir'e 70 km; Eskişehir'in güneybatısında Gediz Fayı Eskişehir'e 90 km uzaklıktadır. Bu iki fayın üretebileceği deprem büyüklüğü 7'nin üzerindedir. Buralarda oluşacak depremi oluşturacak enerji otoyollardan-tren yollarından değil, doğrudan Eskişehir'e geleceği bilinmelidir. Yine Sayın Küpeli'nin açıklamasının ana unsuru olan sanayi tesislerinin zemini ve zeminin yeraltı su durumu deprem enerjisini bazı yerlerde 3-4 kat arttırdığı bilinmelidir. Bu durumda Eskişehir il sınırları içinde bulunan sanayi tesislerinin İstanbul'daki bazı yerlerden deprem bakımından daha tehlikeli olabileceği bilinmelidir. Jeoloji Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi olarak Eskişehir Sanayisinin gelişmesini tüm Eskişehirlilerle birlikte öncelikle isteriz. Fakat bu gibi durumlarda bilimsel verilere dayanmadan açıklamalar yapmanın ne gibi sonuçlar verdiğini en son 6 Şubat 2023 Depremleri sonrasında hep birlikte yaşadık ve gördük.'
* * *
Prof. Dr. Can Ayday, öğretim üyeliği yaptığı süre içerisinde sürekli olası depremler ve şehirlerin alt yapıları, fay hatlarının olası depremde yaratacağı olumsuz etkilerini araştırmakla geçirdi.
Halen de bu araştırmalarını sürdürüyor.
Bu uyarıyı da eleştiri anlamında yapmadı.
'Eskişehir Sanayisinin gelişmesini tüm Eskişehirlilerle birlikte öncelikle isteriz' diye de vurguluyor.
Dikkat çektiği konu Organize Sanayi Bölgesinde sanayi tesisleri yapılırken zemin etüdü ile depreme dayanıklı yapıların inşa edilmesine dikkat çekiyor.
Milyonlarca para harcanarak inşa edilen, istihdam ve gerek ilimiz gerekse ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayan sanayi tesislerinin depremde zarar görmemeleri için uyarıyor.
OSB Başkanı Nadir Küpeli ve yönetim kurulu üyeleri Organize Sanayi Bölgesine yeni yatırım yapacak sanayicilerin yer bilimcilerden destek almaları konusunda iş birliği yapmalarını sağlamalılar.
* * *

EMEKLİ ÖĞRETMEN'DEN 100. YIL MARŞI
29 Ekim 1923'de tarihinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. Yılını 29 Ekim de kutlayacağız.
Türkiye Cumhuriyeti, 29 Ekim 1923'te kurulduğunda, bir ulusun bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin sembolü olarak doğdu. Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğindeki bu tarihi dönüşüm, Türk milletinin kendine olan güvenini yeniden kazanmasını, çağdaşlaşmayı ve demokrasiyi benimsemesini simgeliyordu. Bugün, Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlarken, bu özel dönemin anlamını ve önemini anlamak büyük bir gerekliliktir.
Cumhuriyetin 100 yılı, birçok başarıya, zorluğa ve dönüşüme tanıklık etti. Atatürk'ün önderliğinde yapılan devrimler, Türkiye'yi çağdaş bir ulus haline getirmek için atılan adımlardı. Dil devrimi, harf devrimi, kıyafet devrimi gibi reformlar, Türk toplumunun modernleşmesine yardımcı oldu. Laiklik ilkesi, din ve devlet işlerinin ayrılmasını sağladı ve toplumun çeşitli dinlere saygı duyduğu bir ortam yarattı.
Cumhuriyetin ilanı Büyük Millet Meclisinin 29 Ekim 1923 günü gerçekleşen oturumunda Mustafa Kemal'in hazırladığı anayasa değişikliği teklifinin kabul edilmesiyle Türkiye Devleti'nin yönetim şeklinin cumhuriyet olarak belirlendi.
* * *
Milli Zafer Ortaokulundan emekli Beden Eğitimi Öğretmeni Şener Tali, Cumhuriyetimizin 100. Yılı nedeniyle marş yazdı. Yaşamın akışı içindeki tuhaflıklar, çarpıklıklar kültürel değerlerimiz ve güncel olayları değerlendiren yazıları ve ele aldığı konuyu şiirleriyle süsleyen Şener Tali'nin son eseri 'Yüzüncü Yıl Marşı' oldu.
İşte o marş:

YÜZÜNCÜ YIL MARŞI
Yaşasın Cumhuriyet yüz yaşına ulaştı
Çabuk yıkılır diyen bu metanete şaştı
Bazıları diyor ki geliyor artık sona
Cumhuriyet gençliği izin verir mi buna.

Atatürk gençliğiyle asla eğilmez başım
Yaşasın Cumhuriyet kutlu olsun yüz yaşın.

Milyonlarca gencimiz öğrendi yaşayarak
Sinesinde Atatürk aşkını taşıyarak
Dünden dersini aldı kurguladı bugünü
Omuzladı vatanın onca ağır yükünü.

Atatürk gençliğiyle asla eğilmez başım
Yaşasın Cumhuriyet kutlu olsun yüz yaşın.
Bu kutsal emanetin üzerinde titreriz
Al bayrağın altında hep yaşamak isteriz
'Ümidimiz gençlikte' zorlukları aşarız
Özgür dünya içinde saygınlıkla yaşarız.

Atatürk gençliğiyle asla eğilmez başım
Yaşasın Cumhuriyet kutlu olsun yüz yaşın.

Müthiş bir heyecan var duygular şahlanıyor
Milyonlar meydanlarda Türkiye sallanıyor
Bu coşku dalga dalga karamsarlığı yener
Böyle birlik olunca vatan cennete döner.

Atatürk gençliğiyle asla eğilmez başım
Yaşasın Cumhuriyet kutlu olsun yüz yaşın.

Demokrasi olmadan Cumhuriyet taçlanmaz
Nice yüzyıl geçse de Türkiye'miz yaşlanmaz
Çınar gibi köklenir filizlenir bir yandan
Tehlikedeyse vatan vazgeçeriz biz candan.

Atatürk gençliğiyle asla eğilmez başım
Yaşasın Cumhuriyet kutlu olsun yüz yaşın.

Cumhuriyet kuruldu yüz yaşına ulaştı
Cumhuriyet coşkusu yurdun dışına taştı
Bayramın sevinciyle biz el ele tutuştuk
Gözün aydın Türkiye bugüne de kavuştuk.

Atatürk gençliğiyle asla eğilmez başım
Yaşasın Cumhuriyet kutlu olsun yüz yaşın.
Şener TALİ
* * *
Sevgili Şener Hocamı bu anlamlı 100. Yıl marşını kaleme aldığı için kutluyorum.


FIKRA:

Spor Salonu
Yaşlı ve hayli göbekli adam, son teknoloji spor aletleriyle dolu spor salonunda görevli antrenöre sormuş;
- 'Genç ve güzel bir kıza vuruldum, onu etkileyebilmek için hangi makineyi kullanmamı tavsiye edersiniz?' demiş.
Antrenör bir süre dönüp ona baktıktan sonra cevap vermiş;
- 'Spor salonumuzun hemen girişinde bir ATM var, bence onu kullanın!'.
* * *