Yeni eğitim-öğretim yılı başladı ancak okullarda temizlik yapacak yardımcı personel yoktu…
İki hafta boyunca bazı okullarda sınıfları öğrencilerin anneleri temizledi…
O annelere ne kadar teşekkür etsek az…
Yardımcı personel olmayınca okulun sınıflarını temizleyen anneler haber oldu…
Bu durum karşısında Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyelerinin Başkanları, okul yöneticilerine, “talep ederseniz belediye personelimiz okulunuzu, sınıfları temizler” diye çağrı yaptı…
Yanlış hatırlamıyorsam okul idarecisinin talebi üzerine bir okulun temizliği yapıldı…
Bundan haberdar olan Milli Eğitim Müdürü, okul idarecilerine, “temizliğe gelen belediye personelini okula almayın. Bakanlık yardımcı personel alımı yapıyor. Okulunuzda da görevlendirme yapılacak. Okulun temizliğini o yapacak” diye talimat verdi…
* * *
Milli Eğitim Bakanlığı İş-Kur aracılığı ile 30 bin personel alındığını duyurdu. Temizlik yapacak personeli olmayan okulların tamamına yardımcı personel gönderilip gönderilmediğini bilmiyorum…
Okullara bir yardımcı personel görevlendirildiyse tek başına sınıfların temizliğini nasıl yapacak?
Geçen yıl bir vatandaş telefon ederek, “okulumuzda 20’nin üzerinde sınıf var. Büyük okul. Bir yardımcı personel tüm sınıfları ve okulu temizlemeye çalışıyor. Araştırdım bir gün 10 sınıfı, diğer gün ise temizlemediği sınıfı temizliyormuş. Bir sınıf gün aşırı temizleniyor. Sadece sınıf yok ki? Müdür, müdür yardımcısı, öğretmenler odası ile tuvaletleri de temizliyor. Bu nedenle yetişemediğinden yakınmış. Temizliği yapılmamış sınıflarda çocuklarımız eğitim-öğretim yapıyor” diye anlattı…
* * *
Bu yılda geçte olsa okullara bir yardımcı personel görevlendirildi ise o kişinin tek başına bir okulu temizlemesi mümkün değil…
Okulun açık olduğu günlerde bu yardımcı personellerin “gel-git” işlerinde de kullanıldığı iddiaları var…
O personel okulun temizliğini mi yapacak?
Yoksa “gel-git” işi mi?
İki evladım var…
Büyüğü liseye, küçüğü ise ilkokula giderken okul müdürü ve velilerin ricası ile 2’şer dönem Okul Aile Birliği Başkanlığı yaptım…
O dönemlerde de okullarda bir yardımcı personel vardı…
Okul Aile Birliği kasasından birer yardımcı personel alarak çalıştırdık…
İki personel bir okulu ancak temizliyordu…
O yıllarda ekonomi bugünkü gibi bozuk değildi…
Veliler yardımcı personelin aylığını ödeyebiliyorlardı…
Okul Müdürü Milli Eğitim’den temizlik malzemesi istediğinde “ya kalmadı, ya da ihaleye çıktık. Alım yapılınca göndeririz” diyorlardı…
Tuvaletlere temizlik malzemelerini ricam üzerine sağ olsunlar eş dost alıyordu…
Okulun bahçesine asfaltını, kaldırımlarını, bahçelerindeki otların temizliğini sağ olsun Odunpazarı Belediyesinin o dönem başkanı Burhan Sakallı’ya rica ederek yaptırdım…
Dönemin Maliye Bakanı ve Eskişehir Milletvekili rahmetli Kemal Unakıtan vasıtasıyla okula 5 bilgisayar ile 5 projeksiyon aldık…
Bunu övünmek için yazmıyorum…
Okullardaki araç gerecin eksikliğine dikkat çekmek istiyorum…
* * *
Bugünde okullarda yardımcı personel yetersizliği var…
Belediyeler “okulları temizlemeye varız” dediler…
Ancak Milli Eğitim Müdürlüğü, “Belediyeler okullara giremez” diye karşı çıktı…
Gerekçe ne?
“Belediyeler siyasi malzeme yaratmamalı”…
AK Parti Eskişehir İl Başkanı Gürhan Albayrak, önceki gün yaptığı açıklamada şehirdeki okullarda temizlik ve hijyen sorunları olmadığını belirtti. Geçtiğimiz günlerde okulların temizlik hizmetlerine yönelik yapılan eleştirilere yanıt vererek CHP'li belediyelerin bu konuda siyasi malzeme yaratmaması gerektiğini vurguladı…
Albayrak, itiraf etmiş:
"Okullar ve çocuklarımız, siyaset malzemesi yapılacak konular değil"…
Allah aşkına bugüne kadar hangi belediye başkanı “okulları temizledik” diye siyasi malzeme yaptı…
Okullar eğitim-öğretim yuvası…
Devlet madem okulların temizliğine yetişemiyor…
Bırakın o zaman belediyeler yapsın…
Belediye personeli siyasi propaganda veya belediye başkanı siyasi malzeme yaparsa o zaman “biz belediyeleri bu nedenle okullara sokmuyoruz” deme hakkınız var…
* * *
DOĞRUYU SÖYLEYENİ ‘DOKUZ KÖYDEN’ KOVARLAR
Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarının girişimi sonucu Ulaş Entok Eskişehirspor Kulübü Başkanı seçildi…
Entok, ESGİAD Başkanı. Yıpranmamış bir isim…
Kendi işinden, ESGİAD’tan vakit ayırarak Siyah-Kırmızılı Kulübü yönetim kurulundaki arkadaşlarıyla birlikte yaşatmaya çabalıyor…
İnşallah sezon sonunda kulübü BAL Ligin de şampiyon olmasını sağlarlar ve 59 yıllık tarihi olan Eskişehirspor’u yeniden profesyonel lige çıkarırlar…
Bu vesile ile bu hafta sonu başlayacak BAL Lig’in de başarılar diliyorum…
* * *
Son günlerde birileri “Belediye Başkanları Ulaş Entok’u başkan seçtirdiler kenara çekildiler” diyerek belediye başkanlarını eleştiriyor…
Hayır, kesinlikle kenara çekilmediler…
Reklam yapmadan sessiz sedasız desteklerini sürdürüyorlar…
Siyah-Kırmızılı Kulübün başkan ve yönetim kurulu üyelerine sorduğunuzda Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarının kulübe ne yaptıklarını anlatırlar…
* * *
Geçtiğimiz günlerde Odunpazarı Belediyesi, belediye yanındaki oto parkta kazancından Eskişehirspor’a da pay verilecek “Yöresel Ürünler Festivaline” standına izin verdi…
Yöresel yemekler, ürünler, kıyafetler tanıtılıyor, satış yapılıyor…
Buna Esnaf Odaları Birliği ve Ticaret Odası “yerli esnafımıza zarar veriyor” gerekçesi ile karşı çıkarak izni veren Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’u eleştirdi…
"Gerekirse 255 Festival Yaparım
Es-ES’İN Borçlarını Kapatırım"
Bu eleştirilere Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’ta, “Madem Eskişehirspor'un ağabeyiyiz diyenler, eski yöneticiler, iş insanları, tüccarlar bir araya gelip kulübe destek olmuyorlar, ben gerekirse 255 tane festival düzenlerim bu borcu kapatmak için elimden geleni yaparım. 5 senede 255 festival düzenlemek lazım borç için, ben bunu yapacağım" diye yanıt verdi…
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Odunpazarı Belediye Meclisi Ekim ayı Olağan Toplantısı esnasında Eskişehirspor'a destek konusunda dikkat çeken bir çıkış yaptı…
İşte Kazım Kurt’un o konuşması:
"Eskişehirspor'a yardım konusunda 3 belediye destek olacağız deyince tüm sorumluluğu bizim üzerimize yıkmaya çalışıyorlar. Odunpazarı Belediyesi'nin Eskişehirspor'a nakit para verme gibi bir lüksü maalesef yok. Yeni bir Eskişehirspor kurulması istenmediğine, Eskişehirspor'un adı değişemez dendiğine göre bu Eskişehirspor'un borçlarını ödemek gerekiyor. Ama bakıyorum sizinkiler belediye imar açsın oraya kat çıkalım, bina yapalım, satıp borç ödeyelim diyorlar. Öyle kafasına göre belediye imar izni çıkaramaz. Bir de bunu diyenler Eskişehirspor'un bugünkü borçlarına sebep olanlardan bazıları. Onların da borçlarda payı var. İmar çıksa yine birileri bu paralarla kendi ceplerini dolduracak. Üstelik öyle imar keyfe göre çıkarılamaz. Benzin istasyonu dediler. Verdik, oradan kendi ceplerini doldurdular ne oldu? Şimdi ben tekrar nasıl güveneyim bunlara? Bir de bizim şehir dışından şenliklere festivallere yer kiralayarak, Eskişehirspor'a destek şartıyla yapılan etkinliklere eleştiriler var. ETO olsun, esnaf odaları olsun bizi sürekli eleştirme derdinde. Eleştirmek çok kolay, ama gelin görün ki bu eleştirenler Eskişehirspor’a destek olmaya sıra gelince elini taşın altına koymuyor. Çok net söylüyorum. Esnaf odaları, tüccar arkadaşlarımız bunu duysunlar, bilsinler. Madem Eskişehirspor'un ağabeyiyiz diyenler, eski yöneticiler, iş insanları, tüccarlar bir araya gelip kulübe destek olmuyorlar, ben gerekirse 255 tane festival düzenlerim bu borcu kapatmak için elimden geleni yaparım. 5 senede 255 festival düzenlemek lazım borç için, ben bunu yapacağım".
* * *
Kazım Kurt sonuna kadar haklı…
Eskişehirspor yararına yapılan festivallere karşı çıkanlar Eskişehirspor’un içinde bulunduğu maddi sıkıntıyı atlatabilmesi için destek olsunlar. Başkan Kurt’ta bunu görürse bundan sonraki bu tür festivallere izin vermez…
Hem destek olmayacaksınız hem de destek olanları eleştireceksiniz…
Sayın Kurt, bir atasözü var…
Zaman zaman hepimiz kullanırız…
“Doğruyu söyleyeni dokuz köyden kovarlar” diye…
Eskişehirspor’un yaşaması için siz ve Büyükşehir ile Tepebaşı Belediyeleri olarak elinizden geleni yapmaya devam edin…
Günü gelecek onlar bu söylemlerinden utanacaklar…
* * *