AK Parti Eskişehir İl Başkanı Gürhan Albayrak, Büyükşehir Belediyesinin kentsel dönüşüm konusunda yetersiz kaldığını öne sürerek, yetkilileri görevlerini yapmaya çağırdı…

Albayrak, Büyükşehir ve Odunpazarı Belediye Başkanları ile CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan’ı da eleştirerek, Büyükşehir Belediyesinin 25 yılda 24 daireyi dahi teslim edemediğini belirterek, "Eskişehir'i merkezden ibaret bir şehir olarak görmeleri bizleri üzüyor. Eskişehir, deprem bölgesinde bir kenttir. Allah göstermesin, deprem olduğu zaman büyük zayiat vermemek adına bugünden bazı şeylerin tedbirini almamız gerekiyor" diyerek eleştirdi…

Albayrak'ın iddialarını yanıtlayan CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, “2013 yılında, Bakanlar Kurulu Kararı ile tam 11 yıl önce Gündoğdu Mahallesindeki yaklaşık 27 hektarlık alan 'afet riskli alan' ilan edildi. Gelmişiz 2024'e halen 'Yetki sende mi bende mi?' tartışmaları yapmanın anlamı yok. Bakanlar Kurulu Kararı'nın iptal edilerek o bölgede insanlarımızın özgürleştirilmesi lazım. İmar haklarının vatandaşlara tanınması ve vatandaşların belediye ile birlikte bir yol yürümesine olanak sağlanması gerek” dedi…

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ise, “Bunlar bazı dedikodularla iş üretmeye çalışıyorlar. Bu tamamen polemiktir, laf salatasıdır. Bizim bunlarla uğraşacak zamanımız yoktur. Biz kendi gücümüz ölçüsünde Büyükşehir Gündoğdu’da, Odunpazarı da Karapınar’da yapabildiği ölçüde dönüşüme başlamıştır. Ne kadar yapabilirsek gücümüz ne olursa bunu yapacağız. Bunlara inat yapacağız” diye Albayrak’ın eleştirilerine karşılık verdi…

AK Parti il başkanı Büyükşehir ve Odunpazarı belediye başkanlarını, belediye başkanları da AK Parti il başkanını eleştiriyor…

İktidar partisi il başkanı ile belediye başkanları arasındaki söz düellosu ne Gündoğdu Mahallesinde ne de Küçük Sanayi Çarşısında yaşanan sorunu çözmüyor…

Eskişehir 2. Bölge Deprem kuşağında. Deprem uzmanları eğer bir önce kentsel dönüşüm gerçekleşmezse yaşanacak bir deprem felaketinde çok ciddi can ve mal kaybı yaşanacağını söylüyorlar…

Şehrin göbeğinde deprem yönetmenliği çıkmadan önce yapılan çok sayıda yüksek katlı binalar var. Bunların çoğunun altı işyeri, bu da yaşanacak riski daha da artıyor…

Bir birlerini suçlamak yerine AK Parti il başkanı ile milletvekilleri Büyükşehir, Odunpazarı, Tepebaşı belediye başkanları ve konunun uzmanları ile bir masa etrafında buluşarak olası bir depremde mal ve can kaybının yaşanmaması için ne yapılması gerekiyorsa iktidar-yerel yönetimler birlikte adım atılmalı…

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, kentsel dönüşüm konusunda yetkiyi belediyelere devrederek şehrim önünü açmalı. Evini yenileyeceklere de daha uygun rakamlarla, hatta sıfır faizli kredi verilmeli. Bugün sıfır faizle verilecek kredinin maliyeti yarın deprem olup konutu yıkıldığında yapılacak destekten daha ucuza gelir…

“AKP VE CHP İL BAŞKANLARI KONUYA HÂKİM DEĞİLLER”

Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanı, İnşaat Mühendisi ve Yapı Denetimci Fesih Bingöl’de zaman zaman yaptığı açıklamalarla “Kentsel Dönüşüm” konusunda öneri getiriyor…

Yaptığı önerilere Eskişehirlilerde destek veriyor…

Bingöl, geçtiğimiz pazar günü gazetecilere yaptığı açıklamada, son aylarda Büyükşehir Belediye Meclisi’nde sık sık tartışma konusu olan, AK Parti ile CHP il başkanlarının da yaptıkları kentsel dönüşüm ile ilgili açıklamalarına şöyle yanıt verdi: “CHP ve AK Parti il başkanları da bu konuya hâkim değiller. Farklı şekillerden bir tartışma ortamı açıyorlar. Evet, bir gerçek var. Eskişehir depreme hazır değil. Kentsel dönüşüme ihtiyacı var, onların önerdiği formülle bu iş olamaz”.

“Kentsel dönüşüm Bakanlık eliyle yürütülür”

Kentsel dönüşümüm bakanlık eliyle yürütülmesi gerektiğinin de altını çizen Bingöl’ün açıklamasının devamında şunları söyledi:

“Belediyeler talep ederse ve bakanlık da bu yetkiyi belediyelere verirse onlar da kentsel dönüşüm yapabilir. Dolayısıyla birinci icra makamı Çevre Şehircilik Bakanlığıdır. Kanun maddesinde Bakanlık yürütür diye bir madde var. Dolayısıyla kentsel dönüşüm işi belediyelerin işi değil. Bakanlık bunu yapmak zorunda. Ama bir belediye de ‘ben de bunu yapabilirim’ dediğinde bakanlık ona yetki devri yapabiliyor. Kentsel dönüşüm sadece bir yerel yönetimin imkanları ile asla olamaz. Bakanlık belediye ile birlikte çalışılırsa daha ivedi ve başarılı bir netice alabilir. Belediye muhalif bir belediye ben yapmıyorum dediğinde Bakanlık yapmak zorundadır.”

“Ada bazında emsal ve kat artışı

olmadan dönüşümü yapamazsınız”

Bingöl, açıklamasında şu konulara da dikkat çekiyor:

“Ben AK Parti, CHP, İYİ Parti ve MHP il başkanlarının açıklamasını dinledim. Hiçbirisinin söylediği ve Büyükşehir Belediye Başkanının anlayışı ile bu kentsel dönüşüm olamaz çok net. Ada bazında emsal ve kat artışı olmadan Eskişehir’de dönüşüm yapamazsınız. CHP’li belediye ben kentsel dönüşümü yapmıyorum dediğinde, bu AK Parti’ye cevabım benim Bakanlık gelip Eskişehir’in insanlarını düşünüyorsa bunu yapmalı. Neden yapmıyor? Burada horoz dövüşü yapıyorlar, horoz dövüşü yapılırken Eskişehir kaybediyor.”

“hükümetin bir ortağı da MHP değil mi?”

MHP Eskişehir İl Başkanı İsmail Candemir’in açıklamalarını da eleştiren Bingöl, “MHP İl Başkanını da dinledim, benim söylediklerimin aynısını söyledi. Eskişehir kaybediyor diyor, ya bu merkezi hükümetin bir ortağı da MHP değil mi, hükümetin bir ortağı olarak onlar yapmalıydı” dedi.

ORTAK AKILLA SORUN ÇÖZÜLMELİ

Çevre Şehircilik ve Alt Yapı Bakanlığı 2013 yılında 8 mahalle, Gündoğdu ve Küçük Sanayi Çarşısında kanunla “Afet Riskli Alan” ilan etti. Üzerinden 11 yıl geçti. Sorun çözülmüyor…

Neden?

“Sorumluluk sende-yok iktidarda” tartışması, bu tartışma şehre zarar veriyor..

Yukarıda bende yazdım…

Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bingöl’ün de vurgu yaptığı gibi Eskişehir dönüşecekse bakanlık, belediyeler, konunun uzmanları ve siyasi partilerin il başkanlarının da görüş ve önerileri alınarak dönüşebilir. Buna ihtiyaç da var…

* * *

AYŞE ÜNLÜCE BİR VAADİNİ DAHA GERÇEKLEŞTİRİYOR

Belediyelerin görevi sadece altyapı yatırımı yapmak değil. Belediyeler toplumsal yapıyı korumak, hizmet ettikleri nüfusun ihtiyaç ve beklentilerine göre çözüm sunmak zorunda…

Türkiye’de ilk kez İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, artan enflasyon ve hayat pahalılığına karşı “Hiçbir çocuğumuz okula aç gitmesin” sloganıyla özellikle öğrencilere yönelik ucuz ve hijyenik yemek projesi olan “Kent Lokantaları” projesini daha sonra yurdumuzun birçok il ve ilçelerinde CHP’li belediyeler de örnek alarak açtılar…

Kent Lokantalarından en çok emekliler ve öğrenciler yararlanıyor…

Kent Lokantaları sayesinde ülkemizin içinde bulunduğu ağır ekonomik şartlarda vatandaşlarımız sağlıklı, uygun fiyatlı yemek yiyebiliyor…

Kent Lokantası bütün dünyaya örnek olabilecek bir sosyal dayanışma projesi…

Kamu kaynakları ile yetersiz beslenen, gıdaya erişemeyen toplumsal kesimlere toplum yine kendi belediyesi ile destek oluyor…

* * *

31 Mart yerel seçimlerinde Büyükşehir Belediye Başkanı seçilerek Eskişehir tarihine adını yazdıran Ayşe Ünlüce, göreve geldiği günden bu yana seçim vaatlerini bir bir hayata geçiriyor…

Ünlüce’nin, seçimler öncesi yaptığı ziyaretlerde Eskişehirlilere söz verdiği “Halk Lokantası” 24 Eylül Salı (bugün) hizmete açılacak…

“Halk Lokantası”, Eskişehir’in kalbi Taşbaşı Çarşısında Büyükşehir Belediyesinin eski Nikâh Salonu’nda hizmet verecek. 4 kap yemeğin 65 TL olacağı “Halk Lokantası” hafta içi 5 gün açık, hafta sonları ise kapalı olacak. Yemek servis hizmeti öğlen 12.00 ve 15.00 saatleri arasında gerçekleşecek…

Halk Lokantası’nda uygulamanın ilk aşaması kapsamında günlük bin kişiye yemek verilecek…

“Halk için, halk içinde, hep birlikte” diyerek yola çıktılarını belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, yaşanan ekonomik kriz ile vatandaşın alım gücünün her geçen gün düştüğünü ifade ederek, “Bir sözümüzü daha tutuyoruz. Halk Lokantalarımızın ilkini açıyoruz. Lokanta da 65 liraya; lezzetli, doyurucu, besin değerleri hesaplanarak özenle hazırlanmış öğle yemeği menüsü halkımıza sunulacak” dedi…

* * *

Belki ilk etapta lokanta işletmecileri “müşteri kaybı yaşayabiliriz” endişesi duyacaklardır…

Ancak “Halk Lokantaları” hiçbir zaman lokantaların alternatifi olmaz…

Bu nedenle endişelenmemeliler…

Günde üç saat açık olacak…

Zaten Halk Lokantası’ndan büyük ölçü de yararlanacak olanlar genelde öğrenci ve dar gelirliler olacak…

Bir simit, bir çaya 25 TL vererek karınlarını doyurmaya çalışan dar gelirliler, öğrenciler bir tost parasıyla 65 TL’ye 4 kap sıcak yemek yiyebilecekler…

* * *

Eskişehirlilerin beklentisi ileriki aylarda “Halk Lokantalarının” sayısının artması ve şehrin farklı semtlerinde de açılması…

* * *