Geçtiğimiz yıllardaki yazılarımdan birinde şunu ifade etmişim: “Eğer başka bir şey olmam söz konusu olsa, Anadolu olmak isterdim.
Anadolu gibi, çok kültürlü, çok renkli, bereketli, Anadolu gibi güzel, Anadolu gibi faydalı…”
Zira o dönemde içinde çalıştığım Anadolu Üniversitesi bana göre Anadolu gibi hoşgörülü, Anadolu gibi üretken, deneyimli ve Anadolu gibi anaç, insanların yaşamlarına dokunan ve güzelleştiren efsane kurumdu.
Artık belki de pek çokları anımsamıyor bile Eskişehir Teknik Üniversitesinin 2018 yılında Anadolu Üniversitesinden bölünerek kurulduğunu.
O dönemde Anadolu Gazetesi’nde yazdığım köşe yazılarımda Anadolu Üniversitesinin bölünmesine çok yer vermiştim. Her şeye rağmen, Eskişehir Teknik Üniversitesinin Anadolu’nun yeni parlayan yıldızı olacağını, ne yaşarsak yaşayalım, Eskişehir Teknik Üniversitesi adıyla yeniden başlayan yolculuğumuzda, 30 küsür yıllık tecrübemizle tekrar tekrar başaracağımızı, hep iyisini, daha iyisini yapacağımızı ve nihayetinde gidenin değil kalanın daha çok etkileneceğini yazmıştım. Dediğim gibi de oldu.
Anadolu Üniversitesinin kadrosundayken bölünme sonrası Eskişehir Teknik Üniversitesine geçen deneyimli akademik personelimizin, 2018 yılı öncesindeki yayınlarına yapılan atıflar değerlendirme platformlarında hala Anadolu Üniversitesi hanesine yazılsa da, URAP (University Ranking by Academic Performance) sıralamasında Tıp Fakültesi olmayan üniversiteler listesinde Eskişehir Teknik Üniversitesi ilk ona girmeyi başardı.
Peki bu sıralamalar neyi gösterir? Bu sıralamalar, üniversitelerin akademik itibarı, araştırma kalitesi, öğretim ortamı ve uluslararası görünüm gibi çeşitli kriterlere göre yapılmaktadır. Yani o üniversitenin niteliği ve akademik yetkinlik düzeyi hakkında bilgi verir.
URAP, üniversiteleri akademik performanslarına göre sıralamak amacıyla 2009 yılında kurulmuştur. URAP sıralamaları her yıl, üniversitelerin Makale Sayısı (SCI, SSCI ve AHCI indekslerinde taranan dergilerde yayımlanan makaleler), Atıf Sayısı (Makalelerin aldığı atıf sayıları), Toplam Bilimsel Doküman Sayısı (Yayınlanan toplam bilimsel dokümanlar), Doktora Mezun Sayısı (Doktora programlarından mezun olan öğrenci sayısı), Öğretim Üyesi Başına Düşen Öğrenci Sayısı (Öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısı), Uluslararası Ortak Makale Sayısı (Diğer ülkelerin üniversiteleriyle yapılan ortak makaleler) göstergelerine bağlı oluşturulmaktadır. 2023-2024 Tıp Fakültesi olmayan Üniversiteler içinde URAP Türkiye Sıralamasında İlk 10 üniversite, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), Sabancı Üniversitesi, İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Çankaya Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi şeklindeyken, 2024-2025 Tıp Fakültesi olmayan Üniversiteler içinde URAP Türkiye Sıralamasında İlk 10, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), Sabancı Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Çankaya Üniversitesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi şeklinde oldu. Bu sıralamada bir ayrıntıya dikkat çekmek istiyorum. Yıllar önce dediğim gibi bu bölünmeden gidenden çok kalan etkilendi. Zira sıralamalar son beş yıllık döneme göre yapılır. Bu seneye kadar olan sıralamalarda, bölünme nedeniyle Anadolu Üniversitesinden Eskişehir Teknik Üniversitesine geçen deneyimli akademik personelin 2019 öncesi yayınlarına ait atıfların Anadolu Üniversitesi lehine kullanılması söz konusuydu. Bu seneki sıralamada ise bu etkinin önemli ölçüde ortadan kalkmasıyla Anadolu Üniversitesi 17 sıra geriledi. Üstelik halen Anadolu Üniversitesinden Eskişehir Teknik Üniversitesine geçen deneyimli akademik personelin 2019 öncesi yayınlarına ait atıfların Anadolu Üniversitesi lehine kullanılması söz konusu olmasına rağmen. Diğer yandan Eskişehir Teknik Üniversitesi beş yılını artık doldurmuş bir üniversite olarak, atıf sayıları hariç beş yıllık değerlendirmede beş yılın bütününü kapsayan bir değerlendirmeye girme şansı yakalamış oldu. Yayınlara yapılan atıflara bağlı olarak, bu etki her geçen yıl biraz daha artacak. Yıllar önce Anadolu’nun yeni parlayan yıldızı Eskişehir Teknik Üniversitesi olacak demiştim; oldu da!
Eskişehir Teknik Üniversitesi ile ilgili bir başka parlama göstergesi ise, ilk kez bu yıl Eskişehir Teknik Üniversitesi bazı Dünya Sıralamalarında da 1500 + sıraya gelmiş olması. Bu artık üniversitenin Şampiyonlar Ligi’nde olduğunun bir göstergesi. Bu uluslararası sıralamalardan en yaygın olanları Times Higher Education (THE) ve QS World University Rankings’dir ve bunlar dünya çapında üniversiteleri farklı kriterler kullanarak sıralayan iki prestijli derecelendirme kuruluşudur. Her iki sıralama da üniversitelerin performansını belirli ölçütler üzerinden değerlendirir, ancak metodolojileri bazı farklılıklar içerir. İşte bu sıralamaların kriterleri ve aralarındaki temel farklar:
THE, üniversiteleri beş ana kategoride değerlendirir ve bunların her biri farklı ağırlıklara sahiptir. Öğretim (Öğrenim ortamı) – %30: Akademik ortam, öğrenci-öğretim üyesi oranı, doktoralı öğrenci oranı gibi unsurları içerir. Araştırma (Araştırma hacmi, gelir ve itibar) – %30: Üniversitelerin araştırma sayısı, kalitesi ve gelir düzeyi dikkate alınır. Atıflar (Araştırma etkisi) – %30: Üniversitenin araştırmalarının akademik çevredeki etkisi ölçülür. Bu, yayınların aldığı atıf sayısına dayalıdır. Uluslararası Görünüm (Personel, öğrenci ve araştırma) – %7.5: Üniversitenin uluslararası öğrenci ve öğretim üyesi oranı, uluslararası ortak araştırmalar gibi göstergelerle değerlendirilir. Endüstri Geliri (Bilgi transferi) – %2.5: Üniversitenin endüstriyel sektöre sağladığı katkılar ve iş birlikleri üzerinden ölçülür.
QS sıralaması, farklı ağırlıklarla altı ana göstergeyi kullanır. Akademik İtibar – %40: Dünyanın dört bir yanından gelen akademisyenlerin görüşleri dikkate alınarak üniversitenin itibarı ölçülür. İşveren İtibarı – %10: İşverenlerin hangi üniversitelerden mezunları tercih ettiğini belirleyen anket sonuçlarına dayanır. Öğrenci-Öğretim Üyesi Oranı – %20: Sınıf büyüklüğü ve öğretim kalitesini ölçmek için kullanılır. Atıf Başına Fakülte – %20: Üniversitelerin araştırma etkinliğini ve yayınlarının akademik dünyadaki etkisini gösterir. Uluslararası Öğrenci Oranı – %5: Üniversitenin yabancı öğrenciler için çekiciliği değerlendirilir. Uluslararası Fakülte Oranı – %5: Üniversitede çalışan uluslararası öğretim üyelerinin oranı hesaplanır.
Özetle üniversite sıralamaları, yükseköğretim kurumlarının akademik ve uluslararası itibarını, öğretim kalitesini, araştırma faaliyetlerini ve genel performansını değerlendirmek için önemli araçlardır. Times Higher Education (THE) ve QS World University Rankings gibi sıralamalar, çeşitli kriterler doğrultusunda dünya çapındaki üniversiteleri sıralayarak öğrencilere, akademisyenlere, araştırmacılara ve politika yapıcılara rehberlik eder. Üniversite sıralamaları, eğitim ve araştırma alanında küresel rekabeti teşvik eder, üniversitelerin kaliteyi artırma stratejilerini şekillendirir ve öğrencilere, akademisyenlere ve politika yapıcılara önemli bir rehber sunar. Bu sıralamalar, yükseköğretim kurumlarının akademik performansını ve uluslararası profilini değerlendirerek, daha bilinçli kararlar alınmasına yardımcı olur.
Bu haftanın sizlerle paylaşacağım güzel haberi, artık Anadolu’nun Eskişehir’den çıkan yeni bir yıldızının olduğu. O yıldız, Eskişehir Teknik Üniversitesi. Eskişehir Teknik Üniversitesi artık Anadolu oldu. Anadolu gibi, çok kültürlü, çok renkli, bereketli, Anadolu gibi güzel, Anadolu gibi faydalı, Anadolu gibi hoşgörülü, Anadolu gibi üretken, deneyimli ve Anadolu gibi anaç, insanların yaşamlarına dokunan ve güzelleştiren. Buna inanan, bunun için özveriyle çalışan herkese sonsuz teşekkürler. Ama bitmedi. Yeni başlıyor. Bu yükselişi dikkatle izlemeye devam edin. Geçen haftaki yazımda ifade ettiğim gibi Eskişehir Teknik Üniversitesinde güzel şeyler oluyor. Eminim yakında yeni çok güzel haberler gelecek..
İyi haftalar diliyorum.