CHP’de, Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için başlatılan süreç hızlandı.
CHP ya da Muhalefetin “normal koşullarda” seçimi kazanma olasılığının yüksek oluşu aday belirleme sürecini de doğrudan etkiliyor. Bu nedenle adaylar ile ilgili senaryolar sadece CHP’de değil tüm ülke boyutunda tartışılıyor.
ERKEN BİR KARAR MI?
Mevcut iktidar hem siyasi yönden hem de ekonomik yönden ülkeyi yönetemez hale geldikçe muhalif olan tüm unsurlar üzerindeki baskıyı giderek artırıyor. Artık, belediye başkanlarının hatta genel başkanların bile tutuklanmaya başladığı bir süreçte milletin hakemliğine başvurmaktan başka çıkar yol görünmüyor. Bu nedenle erken seçim çağrılarına kulak tıkayan iktidarı seçime zorlamak ve seçim atmosferi yaratmak için ön seçimin öne sürülmesi doğru bir karar olmuştur. Ön seçim kararını erken bulanların tepkisinin üye bazındaki seçimi kazanma olasılığını zayıf görmelerinden kaynaklandığını düşünüyorum.
ÖRGÜTÜN TERCİHİ İMAMOĞLU!..
Bugün itibariyle CHP tabanında ve Türkiye kamuoyunda Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş’tan başka adayın ismi yüksek sesle dillendirilmiyor.
Mevcut iktidarın en çok çekindiği adayın, R.T.Erdoğan’ı defalarca yenilgiye uğratan Ekrem İmamoğlu olduğu çok açık gözleniyor.
Ekrem İmamoğlu CHP üyelerinin katılacağı bir ön seçimden açık ara önde çıkacaktır. Ancak ön seçimde İmamoğlu’na oy verecek üyeler İmamoğlu’na siyasi yasak getirilirse ne yapacaklarını da düşünmek zorunda kalacaklar.
Yasal süreçler nasıl gelişirse gelişsin, İmamoğlu’nun üyeler tarafından aday gösterilmesi ona çok ciddi bir demokratik meşruiyet kazandıracaktır.
Üye bazında açık ara önde çıkabilecek Ekrem İmamoğlu’nun aday seçilmesi halinde tüm CHP’lilerin tam desteğini alacağı bilinirken; “muhalif milliyetçi/sağ seçmenden” fazla oy alamayacağını düşünenler de var. Ancak, seçimin ikinci tura kalması halinde “tarikat, cemaat bağlantılılar hariç” Kürt kökenli yurttaşlarımızın tamamının İmamoğlu’nu tercih edeceklerine kesin gözüyle bakılıyor.
Seçimin en çok oy alan iki adayın katılacağı ikinci turunda İmamoğlu’nun tüm muhalif oyları birleştireceğinden ve seçimi kazanacağından emin olanların sayısı tahminlerin çok üzerinde. Umarım bir “demokrasi ayıbı” yaşanmaz.
MANSUR BEY NE YAPACAK?
Mansur Yavaş tüm seçmenlerin katıldığı bazı anketlerde Ekrem Bey’in bir/iki puan üzerinde görünüyor. Bu görüntüye rağmen 2013 yılında CHP’ye katılan MHP kökenli Mansur Yavaş’ın üye bazında yapılacak bir ön seçimde başarılı olması çok zor hatta imkansız. Ancak, bir kısım CHP’liler İmamoğlu’nun olası bir siyasi yasaklanmasını düşünerek Mansur Bey’e oy verebilir. Mansur Bey, CHP’nin ulusalcı kanadının sağ cenahından destek alabilir ve sağ muhalefetin desteğini CHP’ye yönlendirebilir. Mansur Bey, seçimin ikili tura kalması halinde Kürt kökenli yurttaşların oylarının kendisine yönelmesinde zorluk yaşayabilir.
SONUÇ OLARAK…
“Siyasette 24 saat çok uzun bir süredir…” sözünü de unutmadan belirteyim ki; Mansur Yavaş’ın üye bazında yapılacak bir eğilim yoklamasında CHP’nin adayı olarak belirlenmesi Cumhurbaşkanı olmasına göre çok daha zor olacaktır.
Rakip olarak “birilerinin” en çok çekindiği Ekrem İmamoğlu aday olarak belirlenirse Cumhurbaşkanlığı seçimini rahatlıkla kazanabilir. Ekrem İmamoğlu’nun yasal kılıflı nedenlerle olası engellenmesi halinde ise, ikinci sırada yer alacak olan Mansur Yavaş’ın, İmamoğlu’na yapılan haksızlığın tepki rüzgarını da arkasına alarak açık ara seçimi kazanabileceğini rahatlıkla söyleyebiliriz…
Elbette, bu zorlu süreçte “Kimilerine sorumluluk, kimilerine de fedakârlık düşecektir”…