Şairin ölümü!
Aslında…
Aslında, Rus şair Mihail Yuryeviç Lermontov'un ünlü şiirinin adı, 'Şairin Ölümü'.
Lermontov, yirmi üç yaşında yazmıştı bu şiiri.
Puşkin'in düelloda öldürülmesi üzerine yazmıştı.
Farkındaydı, Puşkin gibi büyük bir şairin erken yaşta ölümü büyük bir kayıptı.
Talihsizliğe bakın ki şairliği karşısında Çar Nikola I'in dahi hayran kaldığı, Puşkin'in ölümünden Çar'ı sorumlu tutuyordu, Lermontov da erken öldü.
1814'te doğdu, 1841'de öldü!
Henüz yirmi yedi yaşındaydı öldüğünde.
Orhan Veli de otuz altı yaşındaydı, belediye çukuruna düşüp beyin kanamasından öldüğünde.
Ne yaparsın!
Erken ölüyor şairler…
Yazarlar…
Sanatçılar…
Bilim insanları…
Erken ölüyor, insanlık adına büyük işler yapan büyük insanlar.
***
Şairin Ölümü, Michel Del Castillo'nun da romanının adı.
Vasfi Mahir Kocatürk'ün de,
'Fırtınalı göklerden ölümüm andıracak,
Yıldırımlarla vurulmuş kartalın düşmesini…' dediği şiirinin adı, 'Şairin Ölümü'.
Benim de yazacağım yazının adı.
Ama…
Ama yazacağım yazının Lermontov'un, 'Şairin Ölümü' şiiriyle de Michel Del Castillo'nun 'Şairin Ölümü' romanıyla da, Vasfi Mahir Kocatürk'ün 'Şairin Ölümü' şiiriyle de bir ilgisi yok.
Yazacağım yazı; büyük şair Küçük İskender'in ölümü üzerine.
Küçük İskender'in hayatını kaybettiğini…
Günümüz için genç denecek yaşta, henüz elli beş yaşında hayatını kaybettiğini öğrenince aklıma geldi bu iki kelime.
Şairin Ölümü!
***
Büyük bir şiir yeteneği vardı Küçük İskender'in.
Hem Türk edebiyatında hem de dünya edebiyatında şiirleriyle; şiir, sanat, edebiyat konuşmalarıyla önemli bir yer edindi.
'Bir Çift Deri Eldiven' şiir kitabıyla Orhan Murat Arıburnu Ödülü'nü aldı.
Sonrasında, Melih Cevdet Anday Şiir Ödülü'nü kazandı.
2014'te, Erdal Öz Edebiyat Ödülü de Küçük İskender'e verildi.
Dünya edebiyatında…
Almanya'da, İsveç'te, Hollanda'da, Makedonya'da, Avusturya'da, NewYork'ta, Kuzey Coralania'da katıldığı şiir etkinlikleriyle; yaptığı şiir, sanat, edebiyat konuşmalarıyla önemli bir yer edindi.
***
Büyük İskender, dünyayı fethe çıkmıştı ordusuyla.
Ama başaramamıştı bunu.
Yani?
Yani Büyük İskender'in ordusuyla…
Askeriyle…
Kılıçla, mızrakla…
Silahla başaramadığını Küçük İskender şiirle…
Sanatla, edebiyatla başardı.
***
'Gitti gelmez bahar yeli
Şarkılar yarıda kaldı,' demişti Cahit Sıtkı Tarancı, 'Sanatkarın Ölümü' şiirinde.
Gitti gelmez…
Henüz elli beş yaşındaydı…
'evet!
yaşadıkça soyuluyor artık yüzüm kendi suretinden
aynalarda hiç beklenilmeyen bir soğuk hava dalgası
oluyorum/ ellerim için ölüm henüz çok erken!'
Henüz çok erkendi.
Onun için…
Üzüntü ve keder verici, büyük bir şairin talihsiz bir şekilde, bir yıldır kanser tedavisi görüyordu, henüz elli beş yaşında ölmesi…