Geçen haftaki CHP tüzük değişikliği konusundaki yazımın başlangıcında şöyle demiştim;

“Bu tüzük kurultayında CHP tabanının tüzük değişimi yönünde beklentisi yüksek olmasına rağmen, bu kurultayda daha demokratik değişimler yönünde çok önemli değişikliklerin olmayacağını açık açık üzülerek söyleyelim”

Yapılan tüzük değişikliklerine baktığımızda kısmen haklı çıktığımı söyleyebilirim ama hiç beklemediğim iyi yönde değişiklikler de oldu.

Bir kere bu tüzük kurultayı, sihirli kelime “değişim” in tescili olabilirdi, tam olarak olmadı. Değişimi örgütler marifetiyle daha da güçlendirecek, partiyi kitle ve üye partisi yapacak, yatay örgütlenmeye alan açacak maddeler de olabilirdi.  Program kurultayında umarım tamamlanır.

Bu kurultay birçok konu için belki de çok iyi tarihi fırsattı, bu fırsat tam olarak değerlendirilemedi.

Neden?

Tüzük komisyonunun hazırladığı taslak aynen kabul edilmiş oldu. Oysa tüzük komisyonun en azından her madde için en az 3 seçenek hazırlar, delegelerin de tek tek fikrini alacak yöntemlere kayda geçirip taslağı öyle oluşturup ondan sonra oylayabilirdi. (ön seçim ve dönem kuralı için) Böylelikle daha demokratik ve çoğulcu bir tüzüğe kavuşulurdu. Bunun için zamanda vardı. Koskoca 3 gün!

Ancak böyle olmadı, ilk gün komisyonun hazırladığı taslak büyük bir çoğunlukla işari oyla onaylandı. Delegelerin maddeler üzerindeki görüşlerini ne kadar ve nasıl dile getirdiğini bilemiyoruz.

Demem o ki, madem komisyonun hazırladığı tüzük taslağı aynen onaylanacaktı, plan buydu ve onaylandı, o zaman 1200 delegeyi niye oraya çağırdınız?

Tamam, Siyasi partiler yasası gereği çağırdınız, anladık, ama bunu coşku fırsatına çevirmek de mümkündü!

Genel merkezin bu konuları düşünmediği söylenemez,

Neyse,

Bu gün konuya öncelikle iyi taraflarından bakalım.

Yeni tüzük değişikliğinde daha demokratik tüzük olma yolunda epey ilerleme kaydedildiğini(siyasi partiler yasasına rağmen) görmezlikten gelmek de haksızlık olur.

Milletvekili ve belediye başkan adaylarının belirlenmesinde “örgüt gözetiminde ön seçim” şartı iyi bir şey ama daha iyisi “hâkim gözetiminde ön seçim” di. Ancak, “örgüt gözetiminde ön seçim” sonuçlarına uyulma garantisi tüzüğe kondu. Bu da iyi bir şey.

Genel merkezin %15 kontenjanı iller bazında uygulanarak ve gençlik,  kadın kotaları için kullanılacak. Kadın kotası kademeli olarak yükseltildi. Bu da çok olumlu.

Ayrıca, ön seçimin şekli ve uygulanmasında il başkanları en yetkili konumda olacaklar. Onların görüşü doğrultusunda parti meclisi karar verecek. İl başkanının istemediği bir kararı da parti meclisi alamaz, alırsa ortalık toz duman olur, çarşı karışır, bunu da parti meclisi göze alamaz.

Yine bunu da çok ileri ve demokratik bir adım sayabiliriz.

Gelelim dönem kuralına,

3 Dönem kuralı geldi, 2 dönem daha iyi olurdu ama hiç yoktan iyidir, geriye doğru işlemesi de olumlu milletvekili, belediye başkanlığı ve belediye meclis üyeliği adaylığı için 3 dönem kuralı geldi. Ön seçimlerle seçilenlere kural dönemi yok.

Hadi bunu da ileri bir adım sayalım.

MYK nın parti meclisinden güvenoyu(salt çoğunluk) alması şartı da çok önemli bir konu. Böylelikle parti meclisine çok anlamlı görevler veriliyor.

Genel sekreterlik biraz daha ön plana çıkarılıyor ve diğer genel başkan yardımcıları.

Bu CHP yi biraz daha kurumsal hale getiriyor.  Kurallar ve kurumlar söz konusu olacak. Her şey genel başkanın kararına bırakılmıyor. Bu da çok önemli.

Kurultaylarda,  kongrelerde adayların en fazla %15 imza toplama sınırlaması da delegelere yapılan baskıları azaltabilir, delegenin tepesine çökemeye çalışanlara iyi bir sınır.

Bu da iyi bir şey.

İlçe, il kongrelerinin 3 yıla çıkarılması da olumlu. Seçilen başkanlara daha iyi çalışmaları için fırsat ve zaman verilmiş oldu.

Parti içi seçimlerde oy kullanmak için üyeye 1 yılı doldurma şartı da anlamlı. Seçime beş kala üye yığmanın önü kapanmış oluyor.

Parti içi seçimlerde oy kullanacak üyeler içinde bazı şartlar var, sanırım bu şartları yönetmeliklerde göreceğiz, bu da şimdilik ileriye dönük iyi bir adım.

İl başkanlarının yetkileri artırıldı, il başkanının genel başkanı temsil ettiği daha anlaşılır olacak…

Belediye meclis üyeleri ve belediye çalışanları delege olamıyor, yönetimlerde görev alamıyor. Burada örgütleri baskı alan belediyeler ya da belediye başkanı güdümünde çalışan örgütlerin hoş görülmediğinin kanıtı.

Bunlarda iyi adımlar diyelim,

Daha demokratik ileri bir tüzük konusunda daha çok konular muhakkak vardı ve vardır, en önemlisi “örgütlenme” konusu maalesef yok, mahalle meclisleri yok. Şu an görülen en büyük eksiklik diyebiliriz. Bu konu da ilçe örgütlerinin yeteneği ölçüsünde çözülebilir.

Sonuçta, eksik kalan konular yönetmeliklerle ve program kurultayında ele alınabilir. Yeni tüzüğün CHP ye başarı getireceği konusunda olumlu bir hava ve umut var.

Umarım ki, bu olumlu hava ve umut CHP yi iktidara taşır.