Adalet ve Kalkınma Partisi 2002’de genel seçimlere giderken, “Demokratikleşme, Avrupa Birliği, vesayet, yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar” ile mücadele vaadinde bulunduğunu, bu vaatler sayesinde iktidara geldiğini daha önceki yazılarımızda da değinmiştik.
Yoksulluk ve yolsuzluk konularından sonra, bu yazımızda ise, birbirleriyle çok ilgili olan yasaklar ve demokratikleşme vaatlerini değerlendireceğiz.
“Hangi insaf, vicdan sahibi bugün Türkiye'nin dünden çok daha iyi olmadığını söyleyebilir. Biz yola çıkarken, 3Y ile yani yasaklar, yolsuzluk ve yoksulluk ile mücadele edeceğimizi söyledik” (2006)
“Biz yola çıkarken 3Y ile mücadele dedik; yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar. Yolsuzluğa 11 yıl boyunca asla müsamaha göstermedik, göstermeyiz” (2013)
“Eski Türkiye olursa; koalisyon, yolsuzluk, yoksulluk, yasaklar geri gelecek” (2014)
“Buralara durup dururken gelmedik. Yola çıkarken ‘3Y ile mücadele' dedik. ‘Yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar' ve bunu başararak bugünlere geldik” (2015)
“AK Parti yürüyüşüne başladığımız günlerde 3Y ile mücadele etmek, en önemli hedeflerimiz arasında olmaya devam edecektir” (2018)
Yukarıdaki sözler, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ait.
“Yönetimin demokratikleşmesi, toplumun olduğu kadar, devletin de lehinedir. Devlet demokratikleştikçe halkını yönetme meşruiyeti de güçlenir ve uluslararası alanda saygınlık kazanır. Gücünü halktan ve sivil toplum örgütlerinden alan yönetimlerin, bölgelerinde ve dünyada etkileri ve pazarlık güçleri artar”
Yukarıdaki paragraf ise Adalet ve Kalkınma Partisi 2002 seçim beyannamesinden.
Demokratikleşme konusunda dışarıdan bir bakalım.
İngiltere merkezli araştırma ve analiz şirketi tarafından yapılan değerlendirmede;
Türkiye, Dünya Demokrasi Endeksi'nde 2022 yılında 167 ülke arasında 103'üncü sırada yer aldı. 10 puan üzerinden yapılan değerlendirmede Norveç, 9,81 ile listenin zirvesinde bulunuyor. Yani en demokratik ülke.
Afganistan 0,32 puanla sonuncu oldu.
Endekste ülkeler, 'tam demokrasi', 'kusurlu demokrasi', 'hibrit (karışık/melez) rejim' ve 'otoriter rejim' olarak dört kategoriye bölündü.
Raporda "Türkiye'nin demokratik değerleri aşınmaya devam ediyor" başlığı atılırken, ülke "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde son on yılda puanında ciddi bir düşüş yaşadı" deniliyor.
"Medya, muhalefet üzerindeki baskı arttı"
Türkiye'de "demokrasinin ciddi şekilde sınırlandığı" belirtilen raporda "Seçimler genellikle özgür ve adil değil, medya sansüre tabi, hukukun üstünlüğü zayıf ve yolsuzluk yaygın" şeklinde değerlendirme yapılıyor.
‘Otoriter rejim' kategorisinin 6 basamak üzerinde yer alan Türkiye'nin ortalama puanı 2012'deki 5,76 seviyesinden 2022'de 1,41 puan düşerek 4,35'e geriledi.
Raporda "Bu düşüş eğilimi cumhurbaşkanının giderek artan otokratik yönetimini yansıtmaktadır" deniliyor.
2022'de seçim yasasının değiştirildiği ve kamu düzeni hakkında "yanlış bilgi yayanlar" için hapis cezası içeren yeni bir dezenformasyon yasasının kabul edildiği hatırlatılan raporda, "Erdoğan, 2022'de medya, muhalefet ve toplumsal muhalefet üzerindeki baskıyı artırdı" ifadesine yer veriliyor.
Listede Türkiye'yi; Benin, Nijerya, Fildişi Sahili, Pakistan ve Moritanya takip ediyor.
Gelelim yasaklar meselesine;
Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün hazırladığı 2023 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Türkiye, geçen yıla göre 16 sıra gerileyerek 180 ülke içerisinde 165'inci sırada yer aldı.
Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu'nun (ITUC) 148 ülkeyi kapsayan Küresel Haklar Endeksi'ne göre Türkiye 2022 yılında çalışanlar için en kötü 10 ülkeden birisi. Değerlendirme işçi haklarına göre yapılıyor.
Rapora göre Türkiye’nin en kötü 10 ülke arasında yer almasının sebebi; grev yasakları, sendikacıların tutuklanması ve sistematik sendika düşmanlığı.
2023 Dadı Devlet Endeksi
Dadı Devlet Endeksi(DDE), 2016’dan beri her yıl Avrupa devletlerinin “yaşam tarzı düzenlemelerine” ilişkin tespitlerde bulunan bir endekstir.
Türkiye, endekste, Avrupa’da tüketim için en az özgür ülke olarak tespit edildi.
…
2002 genel seçimleri öncesi, yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla (3Y) mücadele vaadiyle iktidara gelen Adalet ve Kalkınma Parti’si, 20 yıl sonra yine aynı vaatte bulundu. Adalet ve Kalkınma Parti’si Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, TÜGVA'nın, Olağan Genel Kurulu ve Gençlik Buluşması'nda “Yolsuzlukların olmadığı, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun olmayacağı bir Türkiye'yi biz hallederiz. Şu an itibarıyla onun hazırlığı içindeyiz” dedi. (2022)