Seçim yarışında son bir haftanın içine girdik. Aylardır konuştuğumuz, takip ettiğimiz, eleştirdiğimiz en büyük gündem finale ulaşıyor…

Eskişehir için tarihi öneme sahip bir yarışa şahit oluyoruz.

25 yıl sonra efsane isim Yılmaz Büyükerşen yerel yöneticiliğe veda ediyor. CHP açısından ip burada geriliyor. Hocanın varlığı mı, yokluğu mu kazandırır soruları arkada kalırken, kentin kimliğini kaybetmeyelim endişesi başlıyor. CHP’de bu kimliği koruyacak isim belli: Ayşe Ünlüce!

AK Parti’nin adayı Nebi Hatipoğlu için de benzer bir kampanya süreci geçirildi desem sanıyorum yanlış olmaz. AK Parti de kentin kimliğinde memnun olmadığı noktalar üzerinden siyaset üretti bu dönemde… Aslında iki favori aday da benzer yöntemleri kullandı. Biri olumlu yoldan ilerledi diğeri olumsuz!

Partilerin bu düşüncesi seçmene ne kadar ulaştı, vatandaş ‘kimliğin’ ne kadar farkında ve bu durumdan ne kadar memnun açılan sandıklar kapanmadan göreceğiz. Çünkü rekabet büyük, rekabet haşin! Yine de son söz milletin! Ne olursa olsun bu pazar Eskişehir tarihine geçecek...

*

Kısmen iki büyük kitle partisi arasında geçen seçimin küçük ama etkili partilerini/adaylarını görmezsek olmaz… Asıl kazananı onlar belirleyecek. Kararsızların, bıkkınların, küskünlerin gönlünü çelmeye çalışıp kazandırma ve kaybettirme politikalarını yerelde de güçlendirecekler.

Kararsızların çok olduğu kentlerde yarıştan sürpriz çıkabilir! Eskişehir’de çok…

CHP’nin karşısında DSP ve İYİ Parti; AK Parti’nin karşısında Yeniden Refah ve Saadet Partileri. Zafer Partisi’ni de unutmayalım! Milliyetçi seçmen Eskişehir’de yükseliyor…

*

Siyasette ölülerin dirildiği Eskişehir’de hem adaylar inatçı hem partiler! Genel seçimde lider seçerken anlaşan partilerin yerel seçimde ittifak çatısında anlaşamaması kentin kaderini çizecek büyük güç!

Bu seçim ‘niyet’ seçimi. Herkes niyetiyle yargılanacak. Kim kazanırsa kazansın kaybedenler belli!

Yerelin ve ülkenin iktidarlarına burada çok iş düşüyor! Çünkü son bir hafta içerideki ve dışarıdaki kararsızları konsolide etme haftası! Kabul edelim ki resmi olarak adayların açıklandığı ilk günden beri tüm yarış bunun üzerine kuruldu… Kurguyu erken fark eden siyasetçiler ve siyasi partilerin kadere etkisinin olabileceğini düşünüyorum...

Tüm bu kurgunun seçmen farkında mı? Bence farkında… Peki seçmeninin niyeti ne?