Bir zamanlar büyükçe bir kasaba diye tanımlanan Eskişehir artık Türkiye'nin en yaşanılır kentlerinden biri. Yılmaz Büyükerşen'in başlattığı yenilikçibüyük dokunuşlar, Kazım Kurt ve Ahmet Ataç'ınçağdaş belediyecilik anlayışları ile birleşince Cumhuriyet kenti Eskişehir yepyeni bir kimliğe büründü.
Eskişehir, aynı zamanda değerli Başkanların çabalarıyla artık kesinlikle bir kültür ve sanat kenti oldu.Geçtiğimiz hafta Odunpazarı Belediyesi'nin'bir yarışma ve yeni bir müze-kütüphane' açıklaması bu düşüncemizi daha da pekiştirdi…
DOĞAN AVCIOĞLU KÜTÜPHANESİ…
Türk edebiyatının usta isimlerinin yazdığı,okuduğu, kütüphanelerinde tuttuğu kitapları, Eskişehirliler ile buluşturan Odunpazarı Belediyesi, o kitaplıklardan müzeler kuruyor; usta isimleri bu müze-kütüphanelerde yaşatıyor.
Odunpazarı Belediyesi'nin tarihi konakları restore ederek kuracağı kütüphane ile adını yaşatacağı isimlerden biri de Türkiye'nin en üretken aydınlarından Doğan Avcıoğlu oluyor.
Belediye Başkanı Kazım Kurt'un talimatıyla, Odunpazarı'nda'Taş Bina' olarak bilinen konağı restore ederek kütüphane haline getiren Belediye, bu kütüphanede Doğan Avcıoğlu'nun eserlerini ve arşivini sergileyecek.Ayrıca, Odunpazarı Belediyesi ve bir yayınevi, Doğan Avcıoğlu için Sosyal Bilimler alanındaki çalışmalarayönelik 'Doğan Avcıoğlu Ödülleri' düzenliyor. Düzenlenen etkinliğin seçici kurulunda Altan Öymen, Merdan Yanardağ, Uluç Gürkan (…) gibi çok değerliisimler yer alıyor.
DOĞAN AVCIOĞLU, YÖN VE DEVRİM!..
Doğan Avcıoğlu, kitapları ve dergileri ile bir döneme damgasını vuran, Türkiye'nin en yurtsever aydınlarından olduğu gibi; Cumhuriyet'in ilerici birikimlerinin bir temsilcisiydi.
Avcıoğlu,1961 yılında yayımladığı 'Yön Dergisi' ile büyük bir aydın hareketinin öncüsü ve taşıyıcısı oldu. 'Kemalist Sol' çizgideki Yön Dergisi'nin, Cumhuriyet Devrimleri'nin kazanımlarını savunan ilk sayısı için hazırlananYön Bildirgesi ülkenin siyasal tarihinin en önemli aydın çıkışlarındandır.
Doğan Avcıoğlu,1969'da çıkarmaya başladığı haftalık Devrim Dergisi'nde; 'Yön arayıştı; şimdi yönün ne olduğu bellidir; O yön Devrim'dir.Devrim, Kemalist aydınların ve Kemalist genç subayların yol göstericiliğinde Milli Demokratik Devrim olarak gerçekleştirilebilir'düşüncesini savunurken;'Gericiliğin,Türkiye'deki egemen sınıfların ve emperyalizmin temel tercihlerinden biri olduğunu' herfırsatta söylüyor, yazıyordu.
'MİLLİ DEMOKRATİK DEVRİM!..'
1969 yılı başlarında Türkiye Solu'ndaki hareketliliğin merkezi Ankara'ya kaymıştı. Bu dönemde, 'Sol/Sosyalist/ Devrimci' gençliğin izlediği ve etkilendiği düşünürlerin başında Mihri Belli, Hikmet Kıvılcımlı ve Doğan Avcıoğlu geliyordu.İlk döneminde, Sosyalizm'e ilgi duyan üniversite öğrencileri arasında büyük heyecan yaratan TİP (Türkiye İşçi Partisi), zamanla bu desteğini yitirdi ve kendi içinden doğan gençlik muhalefetinin MDD (Milli Demokratik Devrim) saflarına geçmesini önleyemedi.
1969'dan itibaren FKF( Fikir Kulüpleri Federasyonu) /Dev-Genç,MDD hareketinin örgütsel gücü haline geldi.
Bu süreçte Doğan Avcıoğlu'nun 'Kemalist Devrim' kazanımlarını savunan ve bunu bir ileriye taşımayı hedefleyen görüşleri geniş taraftar topluyordu…
'TÜRKİYE'NİN DÜZENİ…'
Doğan Avcıoğlu'nun 1968'de yayımladığı 'Türkiye'nin Düzeni' kitabı yalnız Sol/Sosyalist/ Devrimci' gençlerin değil Kemalist subayların da elinden düşürmediği üç kitaptan biri olmuştu. Diğer ikisi ise, 'Nutuk' ve
G. Politzer'in 'Felsefenin Temel İlkeleri' kitabıydı.
(Bu üç kitap, bu gün hala kütüphanemde en başta duran ve ara sıra karıştırdığım kitaplardır…)
Doğan Avcıoğlu'nun, Türkiye'nin Düzeni adlı başyapıtı ile 4 ciltten oluşan Milli Kurtuluş Tarihi ve yarım kalan 5 ciltlik Türklerin Tarihi kitapları, alanlarındaki en kapsamlı eserlerdendir.
Avcıoğlu'nun vefatından yaklaşık otuz yıl sonra geriye kalan arşivinin araştırılması sırasında bulunan el yazması dokümanların, Türklerin Tarihi'nin 6.cildi olduğu anlaşıldı ve 2013 yılında yayımlandı.
'SOLCUYUM, CHP'LİYİM, DEVRİMCİYİM!..'
Kazım Başkan yerel seçimler sonrası yaptığı bir açıklamada 'Biz; Solcuyum, CHP'liyim, Devrimciyim diye diye oy aldık' demişti. Bence doğru da yapmıştı...
Üniversite yıllarında okuduğumuz, dinlediğimiz, etkilendiğimiz Türkiye sevdalısı 'Kemalist Devrimci' bir bilgenin, unutulduğunu sandığımız anda kendine en yakışan biçimde Eskişehir'de anımsanması doğrusu hepimizi çok sevindirdi.
Başta Kazım Kurtolmak üzere, Odunpazarı'ndabugüzel projeleri düşünenleri ve gerçekleşmesinde emeği geçenleri yürekten kutluyorum.