YÖK-Atlas, Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından üniversite sınavına giren üniversite ve bölüm tercihi yapacak adayların bilinçli bir şekilde karar vermesini sağlamak için geliştirilen bir program.
İlk olarak 2016-ÖSYS'ye giren adaylara rehber niteliğinde hizmet sunması için hazırlanan YÖK-Atlas geçtiğimiz günlerde verilerini güncelledi. Son güncellemeyle birlikte üniversitelerimizin “perişan” hali ortaya çıktı.
“EKSİ NET” NASIL OLUYOR?
Sınava giren adayın puanı yaptığı doğru ve yanlış soruların sayısına göre hesaplanıyor. Bu hesaplama yapılırken 4 yanlış yanıt bir doğru yanıtı götürüyor. Örneğin aday 50 sorunun 40’ını yanlış 10’unu doğru yanıtlamışsa alacağı puan sıfır oluyor. Yanlış yanıtların oranı doğrulara göre yükseldikçe puan eksiye de düşebiliyor.
ENDİŞE VERİCİ BİR DURUM!..
YÖK'ün, baraj puanı uygulamasını kaldırmasından önce, 4 yıllık bölümler için en az 27 net, 2 yıllık bölümler için 8,75 net yapmak gerekiyordu.
YÖK-Atlas’ın son güncellemesi, üniversite girişinde barajın kalkmasının endişe verici sonuçlarını ortaya koydu.
Üniversitelerimizin birçok bölümünü eksi netle kazanmak(!) mümkün oldu.
Bazı bölümlere “-8,75, -7,25, -9,5” net yapanlar bile girdi.
Hatta Türkçe sınavından eksi 7,5 net yapıp Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü kazananlar bile var.
Özellikle çocuk gelişimi bölümünün ön lisans programlarına eksi net ile yerleşenlerin sayısının fazlalığı dikkat çekiyor.
Eksi netlerle sadece iki yıllıklara değil dört yıllık lisans alanlarına da yerleşildi.
Bu bölümlerinin çoğunun vakıf üniversitelerinde olması ise oldukça manidar bir durumu yansıtıyor.
Fatih Sultan Mehmet, Kapadokya ve Haliç üniversitelerinde Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü kazananlar arasında 0’ın altında Türkçe neti olanlar var.
Ardahan Üniversitesi, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi’nin bazı bölümlerinde de durum farklı değil.
VAKIFLAR “EKSİ 8’i” GÖRDÜ!...
YÖK-Atlas verilerine göre, bazı üniversitelerin, fizik, kimya, tarih, coğrafya gibi bölümlerine yerleşenlerin, (özellikle YKS’de) kendi bölümlerinin sınavlarında bile eksi net yapmaları dikkat çekiyor.
Listeye göre bazı vakıf ve Kıbrıs üniversitelerinin ön lisans programlarında eksi 8,75 net ile İş Sağlığı ve Güvenliği bölümüne,eksi 7,50 net ile Çocuk Gelişimi bölümüne yerleşmek ve eksi 6.25 net ile Radyoterapi okumak mümkün oldu.
Bu üniversitelerde eksi netle öğrenci alan bölümler arasında sağlıkla ilgili Anestezi, Ameliyat Hizmetleri, Fizyoterapi, Eczane Hizmetleri gibi bölümlerin yanı sıra Sivil Hava Ulaştırma, Lojistik, Adalet gibi bölümler de yer alıyor.
UMUTLAR TÜKETİLİYOR…
81 ile üniversite gibi bilimsellikten ve istihdam gerçeklerinden uzak bir hedefle çıkılan yolda, doğru/düzgün öğretim elemanı bile olmayan devlet üniversitelerinin yanı sıra özellikle büyükşehirlerde her köşe başında “bakkal dükkanı” gibi “paralı” vakıf üniversiteleri açıldı, sınav baraj puanları kaldırıldı.
Geldiğimiz sonuç ortada;
Piyasalaştırılan, ticarileştirilen ve ihmal edilen kamusal eğitim, nitelikli eğitim düzeyleri giderek düşen üniversiteler, ihtiyacı aşan kontenjanlar, eksi netle girilen 4 yıllık lisans/ön lisans bölümleri, umutları tüketilen gençler, eğitim donanımları tartışmalı üniversite diplomalı işsizler ordusu…
Sizce, böylesine bir gidişat ile “çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkabilmek” mümkün olabilir mi?..
